Lige verilen arada menajerler boş durmadı. Lincoln ve Servet transferin gözde isimleri olarak öne çıktılar. İkisine de servet ödeme yapacak takımlar dururken onlar Galatasaray'da olmaktan memnunluk duyduklarını dile getirdiler. Fotoğrafa bir bakalım birlikte: Son haftalara yıldızlaşarak giren Lincoln, benim gol kralı adayım Baros ve on yıllar sonra sarı-kırmızılı formayla Metin Oktay çağrışımlı haliyle gönlümüzü çelen Kewell 30'a yakın gol buldular. Yabancılar yani. Geçen sene durum böyle değildi. Tam kadro 'yerli malı' isimlerle şampiyon oldu Galatasaray. Dahası yabancıları oldukça sıkıntı yarattı Turuncular'a. Oysa 'yabancılar' bizim çocuklar gibi. Gollerdeki 'aslan payı' onların. Öyle ki geçen senenin sancısı bu senenin kurtarıcısı olmuş. Bu kez yabancılar yerlileri çağırıyor yakaladıkları yüksekliğe. Tamam, geçen sene ilk yarının sonlarına doğru sadece 1 mağlubiyeti vardı Galatasaray'ın, şimdi ise bu sayı 3. Bir ara-ki bu aylar sürdü-mağlubiyetler ve beraberliklerle geçildi. Neyse ki kısa sürdü. Tam 'Ankara'nın taşına bak!' marşının devamı gelecekti ki sun'i çim güzelliği yaşadı ekip.
Hagi'li kadro gibi İşte yabancıların işlevi burada ortaya çıktı. Özellikle Kewell ve Baros'un tabii ki. Öyle ki bu ikiliden Brezilyalı olanı oyunu-özellikle de ev maçlarında- rakip sahada tutmayı becerdi mi önlerinde durulamaz bir hal alıyordu karşılaşma. Gerçi bu durum Avrupa'daki maçlarda daha bir 'rahatlığa dönüşüyordu'ya neyse derin mevzuu. Bu da başka bir yazının konusu olsun. Gördüğüm şudur usta; oyunu rakip yarı alanda karşılayıp ileriyi besleyebilmek. Galatasaray'ın sihri burada. Ne ki orta saha savaşıyor olsun. Okur; bu konuya defaen değindiğimi hatırlayacaktır. Ve elbette ki çözüm sonbaharında devleşen Ayhan'la diri bir Mehmet Topal uyumunda yatıyor. İleride Baros'un tek kalması bir talihsizliğe dönüşmeyecekse tabii. Bunun için eğer kadroda olacaksa Nonda elastikiyetine ihtiyaç olacak; biline. Lincoln böyle bir rahatlık ve pas yüzdesine ulaşmışken -ah şu devre biraz daha geç biteydi- doyumsuz olmaz mıydı Nonda- Baros ikilisi? Hele ki Baros'un Lyon, Aston Villa ve Liverpool'daki kısırlığını hatırlayacak olursak! Diri ve istekli oyunculardan kurulu bir ekip ve kazanma isteğiyle Galatasaray hafiften Hagi'li kadroya -aman diyim- benzemeye başladı. Sezon ortası menejerlerin çalışmaya başlamasının nedeni de bu olsa gerek.