Galatasaray'da bir süredir, "Sol" krizi var. Tıpkı ülkenin siyasi yapılanmasında olduğu gibi. Siyasi sol, sorunu çarşaf açılımıyla aşmaya çalışıyor. Galatasaray'ın açılımı ise ancak "sakatlıklar" nedeniyle oluşabiliyor. Galatasaray'ın sol krizi, benzer özellikler taşımasalar da aynı bölgede verimli olabilen Arda Turan ve Harry Kewell'ın aynı anda oynatılmak istenmesinden kaynaklanıyor. Arda, sol çizgi dışında bir yerde oynadığında sahadan silinip gidiyor ya da kendini siliyor! Sağ kulvara geçtiğinde gönülsüz olduğunu o kadar açık seçik belli ediyor ki, birçok kişi içinden "Bilerek oynamıyor" diye geçirebiliyor. Aynı şey Kewell için de geçerli. Avustralyalı futbolcu, sağ ayağını sadece yürümek için kullandığından, sağ kulvara geçtiğinde çalım bile atamıyor doğru düzgün. Sol kanat sorunu sezon başında Arda ile Kewell'ın dönüşümlü olarak burada oynaması formülüyle çözülmüştü, daha doğrusu çözülmeye çalışılmıştı. Arada bir Arda ile Kewell yer değiştiriyor, biri geçici olarak sağ kulvara "sürgüne" gidiyordu. Ancak son haftalarda Arda sağa hemen hiç gelmez oldu. Kewell da "Sorun benim değil, takımın ve hocanın aynı zamanda" mantığından hareketle hiç tepki vermedi Arda'nın bu inadına. Tek tepkisi, sağda kalıcı olduğunu anladığında Sabri'yi ileri çıkarıp sağ beke geçmesiydi! Sonunda Skibbe duruma müdahale etti, Ankaragücü maçında Aydın'ı oyuna aldığında Kewell'ı forvete gönderdi. Kewell da kendini gösterdi ele güne!... Aslan'daki bu sol krizi bu hafta dramatik bir şekilde çözüldü. Kasığından sakatlandığı belirtilen Kewell en az 1 ay yok. Galatasaray artık 9 kişi oynamak zorunda kalmayacak, sağ kulvarı da Barış ya da Aydın'la çalışmaya başlayacak. Neden 9 derseniz, bir de "orta sahadaki hayalet" Meira vardı. O da savunmaya geçince bir katmadeğer sağlamaya başladı. En azından bulunduğu bölgede yer dolduruyor...