Fatih Terim, Galatasaray'ın Ali Şen'i oldu adeta... Baksanıza, kriz dönemlerinde sürekli onun adı ortaya atılmaya başlandı artık... "Biz dağıttık, sen toparla hoca" durumu yani... Yalan da değil aslında. Adnan Polat yönetimi stattan şirketleşmeye birçok idari konuda olumlu adımlar attı. Ancak aynı başarılı çizgiyi teknik direktör seçimlerinde henüz gösteremedi. Bu yüzden de Skibbe'nin yerine, futbolu emanet edecekleri birini arıyorlar. Dikkat edin, takımı değil, futbolu diyorum. Çünkü Adnan Polat, yaşanan küresel mali kriz sürecinde, kulübün diğer yapılanmalarına odaklanmak istiyor. Hatta krizden en çok etkilenecek olan kendi şirketlerine... Bu yüzden de futbol gemisini fırtına tecrübeleri olan bir kaptana emanet etmek istiyor. Ama Terim'in gelişi o kadar kolay değil. Çünkü Fatih Terim gelirse sadece teknik direktör olarak gelmez. Futbolun tek patronu olarak gelir. Bu da, Adnan Sezgin ile öncülüğünü Haldun Üstünel'in yaptığı üç kişilik futbol şubesini sıkıntıya sokar. Özetle, Terim'in gelişi Galatasaray'da yeni bir yapılanmayı gerektirecektir. Florya'daki güç mücadelesinin şiddetlendiğini duyuyoruz. Abdurrahim Albayrak'ı "Ya ben ya o" diyerek yönetim kurulu adaylığından çıkartan Üstünel'in son günlerde bu kez Adnan Sezgin'le çatışma içine girdiği söyleniyor. Ve Başkan Adnan Polat'ın da bu durumdan hoşnutsuz olduğu. Kısacası "Terim Florya'ya, Ertuğrul Sağlam ay-yıldıza" iddiaları her an hayata geçebilir. Türkiye'de işler böyle olur. Önce duman çıkar, sonra ateş yanar... Ama Terim'in gelmesiyle G.Saray yönetiminde neler olur, bilinmez.