Yazıma iki atasözü ile başlamak istiyorum: "Zararın neresinden dönersen kâr" ve "Denizler durulmaz dalgalanmadan..." Fenerbahçeliler olarak 2008-2009 sezonunu "yeni başlıyor" diye düşünüp, alınan kötü neticeleri unutmak ve bu haftadan itibaren yönetimi ile, teknik adamı ile, futbolcusu ve taraftarıyla birlik halinde güzel bir açılış yapmak gerekiyor. Ocak ayına kadar transfer yapılamayacağına göre, mevcut kadroyu forma sokup, en hazır elemanları sahayı sürüp, canına dişine takarak galibiyetler almak şart. Daha önce de yazmıştım; futbolcu ve açık hakem hatalarıyla istenmeyen sonuçlar alınmıştı. Taraftarın da da deseğiyle hala Süper Lig'in sonuna kadar kazanılacak tam 84 puan var.
Görevden kaçmamalı Küçük denilen takımların her an sürpriz sonuçlar alarak şampiyonluk puanını 80'in altında tutmasının mümkün olacağı da hesaba katılırsa, sakatları iyileşerek tam kadro mücadele edecek sarı-lacivertli takımın bu farkı kapayabileceği ortaya çıkar. Yeter ki buna inanılsın ve moraller bozulmasın. Sırası gelmişken sakatlar konusunu da dokunmak istiyorum. Son oynanan Kayserispor maçında Lugano oynasa, rakibin Nijeryalı futbolcusuna o 3 golü atmak hayal olurdu. Nitekim 1 hafta sonra sakat denilen Lugano, kaptan olarak Uruguay'ın başında sahaya çıkıp milli maçta Arjantin'e 1 de gol atarak sağlam olduğunu gösterdi. Eğer Lugano, daha önce de milli maçtan geç geldi diye Hacettepe maçında kesik yemese, Can'ın yaptığı hatalar yaşanmaz ve 3 puan da kaybolmazdı. Özetle... Yönetimce her istekleri yerine getirilen ve paşalar gibi yaşayan futbolcular, önemsiz sakatlıklarla görevden kaçmamalı ve teknik adamlar da buna izin vermemelidir.
