Yattara arandı Memur kılıklı bir maç bekliyorum demiştim. Ama bu kadar renksiz bir oyun da değildi kastettiğim. İki büyüğün beklenmeyen puan kayıpları Avni Aker'e çıkanları da etkilemişti belli ki. İki istekli takım yerine iki temkinli ekip vardı sahada. Yattarasız Trabzonspor beklenenden daha çok pozisyon buldu aslında. Gökhan ile Umut biraz daha uyumlu olabilselerdi ev sahibi ekip 3 puanı alabilirdi. İlk yarı daha tutuk olan Trabzonspor, ikinci yarıya etkili başladı. Özellikle ilk 45 dakikanın başarısız ismi Serkan'la geliştirdiği ataklarla gol aradı bordo-mavililer. Ancak Ersun hoca, Serkan'ı oyundan alıp yerine sorumluluktan yoksun Barış'ı sürünce oyuna tekrar denge geldi. Trabzonspor rakip savunmayı açamadığı gibi kendi takım savunmasında da zaafa düşmeye başladı. Burada Beşiktaş'ın ve Ertuğrul Sağlam'ın şanssızlığı ise baştan beri hesap ettiği Delgado-Nobre ikilisini hiç birlikte kullanaması oldu.
Yaratıcı oyuncu eksikliği Genel olarak Trabzonspor'un galibiyete daha yakın olduğu karşılaşma aslında iki tarafın da istediği gibi beraberlikle sonuçlandı. Daha önce de söylediğimiz gibi Trabzonspor'un temel eksiği orta sahada yaratıcı oyuncusu olmaması. Hüseyin'le Selçuk'la rakibi kapatmaya çalışıyor ancak kaptığı topları etkin atağı dönüştürmekte zorlanıyor. Bu nedenle Trabzonspor'un Yattara'sız çıkacağı her maçta puan kaybetmesi ihtimal dahilinde. Trabzonspor'un dün geceki en iyi iki ismi, kaptan Hüseyin ve sol kanattaki Cale idi. Savunmanın göbeğinde de Song ve Egemen cansiperane oynadılar. Beşiktaş'ın en başarılı ismi ise yine savunmayı idare eden Zapotocny idi. Soğukkanlı karakteri, top hakimiyeti ve kademe beceresiyle siyah-beyazlıların Trabzon'dan puanla dönmesinde en önemli isim oldu. Bu maçtan sonra iki takımın da zirve yoluna devam edeceği ortada. Trabzonspor takım anlayışı geliştikçe bu sezon kesinlikle şampiyonluk mücadelesinin içinde olacaktır.