Aslında o bir matematikçi. 1960 Elazığ doğumlu. Elazığspor ne zaman ekonomik bir sıkıntı yaşasa ilk akla gelen isim olmuş. 'Nöbetçi hocalıktan bıkmadın mı' diye sorunca "Bana verilen şansı, tanınan süreyi ben başarı ile doldururum, gerisi beni aşar. Profesyonellikte vefa değil, tercihler önemli" diyor. Böyle diyor demesine de her seferinde de başarısıyla ceketini alıp gitmiştir bordobeyazlı kulüpten. Bir kere Sayın Aksu kişilik olarak on numara bir insan. İşini biliyor, herkesi dinliyor, mütevazı ve araştırmacı. Onunla konuşurken başaracağına kanaat getiriyorsunuz. Oyuncularıyla yaklaşımı sıcak. Disiplini despotlukta arayan bir hoca değil.
"Arkasında bu kadar başarı bulunan hoca nasıl bırakılır?" diyorsunuz, "Elazığlıysanız maalesef başarıp gitmek zorundasınız" diyor. Türkiye'nin hemen her yerindeki lokal hocaların üzerindeki mecburiyet onu da başarmaya mecbur kılıyor. "Diğerlerinin opsiyon hakkına sahip değiliz" demesi her şeyi anlatıyor aslında. Genç oyuncularla ilgilenmek, onlara şans vermek, ısrar etmek ve değişik oyun varyasyonları geliştirmek en büyük keyfi. 1992 yılında başladığı teknik adamlıkta sırasıyla Batman Belediyespor, Elazığspor (üç defa), Elazığ Belediyespor, Adıyamanspor, Keçiörengücü takımlarını çalıştırdı. Sevgili hocamıza, futbolun başarı denklemine yeni formüller katmasını, koordinatlara yeni isimler eklemesini diliyoruz. Futbolun kare kökü başarı, onu yakaladığında sonuç mutluluktur.