Şovun en ilginci!.. Dert hepsinde var. Galatasaray, Avustralya doğumlu Kewell'ı aldı, herkes ayakta. Zar atıp ne geldiğini bilmeden 'Tamam kazandım' diyen adamlara benziyoruz. Sakatlığı geçti mi, geçmedi mi o henüz belli değil. Bu tip sakat oyuncular 'İyiyim' der maça çıkarlar, ufak bir darbede kocaman bir ah çekerler ve 'eski sakatlığının nüksettiğini' hiç utanmadan söylerler. Umarım Kewell'da böyle bir şey olmaz. Galatasaray'ın genç hocası Skibbe'ye bakıyorum: Acaba bir yerde kupa kaldırmış mı diye... Onun cevabını önce Almanca sonra Türkçe vereyim: 'Nein' yani 'Hayır.' Peki bu adam acaba bilinmeyen güçlerini ortaya mı koyacak ve Aragones'i tuş edecek!.. Galiba bu iş 'halamın sakalları olsaydı'ya dönüyor. Fenerbahçe ile ilgili bir şey yazıyorum, okuyanlar çılgınca mesajlar gönderiyor. Ben rahatsızlık duymuyorum, kötü söz sahibinindir.
Neden Türkiye'ye geldi! Neyse bırakalım bunları konumuza dönelim. Güiza, büyük bir transfer olarak empoze edildi. Bu konuda görüşümü yazmayacağım ancak önemli sakıncalar var. Güiza, İspanya'dan neden Türkiye'ye geldi; belli değil. İspanya'daki arkadaşlarım 'Kaçtı' diyor. Çünkü karısı onu müşkül durumlara sokuyormuş. Arzu eden varsa Medyaspor'un sitesine bakabilir. Bayan Güiza, ilginç bir şov yapıyor. Adamın aklı hep karısında olacak. Belli ki Güiza'nın ciddi bir ailevi sorunu var. Benim derdim onun ailevi sorunlarınden öte Fenerbahçe'nin ve Türkiye'nin milyonlarına yazık olmasın. Dün bir ara Kemal Belgin ile konuştum. Kemal "Ne diyorsun" dedim. "Adam iyi adam" dedi. "Ama o kadar büyük golcü de niye Real Madrid, Barcelona gibi takımlar almıyor" diye de ekledi. Bu da doğru... Bu konudaki son sözüm şu: Biz çok gol kralı gördük; bir sene sonra attığı golün üstüne çıkamayan. İnşallah Güiza bunlardan birisi olmaz.