Kulluk sistemi Bütün duvarlarda cebinizdeki son kuruşu tüketmek üzerine kurulu, milli takım reklamları! Bütün televizyonlarda şehvet kasırgası... Sadece kendileri için süslenen, hal ve gidişi pekiyi olmayan adamlardan seçilmiş bir milli takım. Ve kazanmaya endeksli tüketim sloganları...
***
Avrupa Şampiyonası finallerine katıldığı için, toplumunu bu kadar sömürenler düzeninde, milli takımdan ne bekliyorsunuz? Ne zaman yüreklere kazınacak bir futbol oynadı bu takım? Söyleyin çekinmeyin. Ne zaman aydınlık bir sistemin temsilcisi oldu da, hangi adaletli seçimle gençliğe emanet edildi? Milli takımlar futbolcularını hak etmelidir. Ama önce futbolcular, milli formayı hak etmelidir. Soyunma odalarında Fatih Terim'e yan gözle baktığı için kadro dışı bırakılan, buna karşılık sisteme kusursuz hizmet edenlerin formayı kaptığı bir ülkede, hangi haktan bahsediyorsunuz?
***
Portekiz maçındaki bozguna yönelik değil yazdıklarım. İmparatorluk ve kulluk sistemine karşı. Ve Fatih Terim denince, yelkenleri suya indirenlere... Ortaçağ zindanlarından karizmatik tablolarla, çağdaşlık masalı uyduranlara...
***
Sırnaşık kalemler, Fatih Terim'den, Portekiz maçında şapkadan tavşan çıkarmasını bekledi. Hak eden futbolculardan milli takım çıkaramayan birinden, ben hiçbir şey beklemedim. Bu sonucu doğuracak sebepleri bildiğim için belki... Haddini bilmek kadar iyi bir şey yoktur!
***
Maçlardan önce gururlu söylemlere alıştık da, maçlardan sonra yürürlüğe sokulan teselliler bile içler acısı. Emre Aşık'ın kafa vuruşu gol olsa, maç berabere bitermiş. Maçın kırılma noktası, Gökhan Zan'ın sakatlığıymış! Sadece oynatmamayı düşünüp, futbol oynamaya çalışmayan milli takımın, her şeyi bir pozisyonla halledebileceğini düşünmesi ne feci! İşte bunlara karşı durmalıyız. Günü kurtaran adamlara... Yarına hiçbir yatırım yapmadan, politik söylemlerle kitleleri uyutanlara...
***
Ayrıca, turnuva henüz bitmedi. İsviçre maçı ya paratoner görevini üstlenir. Ya da eski bir hesabın heybetli ödeştirmesine dönüşür. Bizde Fatih Terim'e kulluk etmek için fırsat kollayan futbol gazetecileri oldukça... Bir galibiyet, sportmenliğe kılıç çektirir. Ya da heybetli basın toplantılarında, "ders alınmaz, ders verilir" pozisyonlarına geçilir. O yüzden, Fatih Terim'in her türlü sonuca rağmen, bu turnuvanın sonunda bir tek suç delili bırakmayacağını biliyorum. Futbol dünyasındaki korkak tanıkları bildiğim için.
***
İmparatorluk ve kulluk sistemine bayrak açmayı öğrenmedikçe, sonucu ne olursa, kaybetmeye mahkumuz. Bilinmelidir ki.. Kazandığımız bir maç bile olsa... Kaybettiklerimiz, bir daha asla kazanamayacaklarımızdır.