Futbola acıyın! Futbol sevgimizin üst düzeyde olduğunu cümle âlem biliyor bilmesine de "Sürekli pilav ye!" diyen bir mantık da bizi o güzelim futbol sevgisinden her gün biraz daha uzaklaştırıyor. Futbol sezonu içerisinde yüzlerce maçı televizyondan, onlarca maçı da tribünden seyretmiş ve seyirci olarak futbol yorgunu düşmüş futbolseverlere hâlâ "Düş peşime! Turnuvamız var, maçımız var!" diyorsanız, niyetinizden şüphe ederim. Zaten oynattığınız maçlar da çok ilgi çekmeyecektir.
Birçok kişinin tatilde olduğu, azıcık da olsa keyif çatıp ailece kafasını dinleyeceği, kendine zaman ayıracağı, sezon boyunca yaşadığı maç trafiği, yorgunluk, stresten kurtulup futbolun "F"sini bile telaffuz etmeden, "Dünyada başka güzellikler de var arkadaş!" diyeceği bir zamanda, "Bodrum-Fethiye- İzmir" gibi bilinen tatil yörelerinde pıtrak gibi futbol turnuvaları düzenlenmesi futbola hizmet, kulüplere ekonomik katkı, haydi onu da yazayım, 'futbol turizmi' bile olamaz! Gerçek kadroların gelmediği, gelenlerin de "Niçin şimdi, başka zaman değil?" dediği bu maçları çok garipsiyorum. Bu turnuvalardaki maçları seyretmeye giden iki teknik direktör arkadaşımın daha yoldayken "As kadrolar gelmiyormuş, ben de yoldan geri döndüm!" dediğini biliyorum. Futbolcuya da futbolsevere de yazık değil mi? Bu durumu futbol fizyolojisi, bilim, mantık ve vicdanla açıklayacak bir yetkili arıyorum. Vicdanım cevap istiyor çünkü... Her gün baltalanan futbol sevgisine, tribünleri terk eden taraftara "futbol" diye sunulan harika eğlenceye kaldıramayacağı kadar yüklenmenin, daha sonra da "Başarısızsın, güle güle!" demenin açıklaması olamaz. Futbolu seviyorsanız futbola da acıyacaksınız! Bütün bu yapılanları; futbola hormonlu müdahale, futbola aykırı şeyler geliştirmek, düpedüz futbolu yokuş aşağı bırakmak, sonuçta futbolun genleriyle oynamak olarak görüyorum. Futbol denilen ürünü birazcık özlesek, arasak hoş olmaz mı? Şunun şurasında Avrupa Şampiyonası'na da ne kaldı; bol bol maç seyredecek, futbol konuşacağız zaten. Her şeyi tadında bırakalım diyorum. 'Futbolcuyu seviyoruz' diye turne sanatçısı gibi şehir şehir gezdirmeye hiç kimsenin hakkı yok. Biri "Maç bitti, ışıkları kapatın" desin!