Holiganlar! Önce Adana'da ortaya çıktılar. Beşiktaş tribününe gizlice girip, daha sonra, saatlerce yan yana oturdukları insanların kafalarına koltuk fırlattılar. Bitmedi... Akşam havaalanındaydılar. Bu defa sözüm ona Beşiktaş taraftarıydılar. Uçaklarına binmek üzere alana gelen Bursasporlu futbolculara saldırdılar... Tek kelimeyle utanç dolu dakikalardı. Bitti mi? Hayır!.. Sonra Fenerbahçe'nin Samandıra Tesisleri'nde sahne aldılar... Bu kez hedefleri Fenerbahçe'ye ligde ve Avrupa'da büyük zaferler yaşatan futbolculardı. Bitmedi... Sivas'ta, İzmir'de hep farklı maskeler takıp, aynı terörü estirdiler. İnsanlar öldü... Bakmayın her birinin kendisini başka bir takım taraftarı olarak tanımlamasına, hepsi aynı takımı tutuyor aslında: Terörspor! Bu ülkede tribünlerin de bayram yerine dönmesini isteyen, bunun için çaba harcayan biri olarak ben, her türlü çirkinliği en ağır şekilde eleştirmeyi görev sayıyorum. Bu konuda duruşum belli. Tribünde bir insan öldüğünde, ilk bakışta bunu futbol cinayeti zannederek, "Kapalı'yı kapatın!" diye yazmam da bundandı. Ben holiganın her türlüsüne, her zaman, her yerde karşıyım. Bu mantıkla Adana'daki holiganları eleştirdiğimde onlarca e-posta geldi. Hepsi mazeret dolu. Kimi maç izleme özgürlüğü makyajıyla süslemeye çalışıyor çirkinliklerini, kimi Beşiktaş'ın ilk maçta taşıdığı "Ruhunuz yeter" pankartını suçlu ilan ediyor. Yani kendileri masum ve her birinin haklı (!) mazeretleri var!.. Kezman'ı dövmeye kalkanlara, yada Bursasporlu futbolculara havalanında saldıranlara sorsanız, onlar da size bir çuval mazeret üreteceklerdir. Oysa işin gerçeği başka... Holiganlardan kimisi, kendi çetelerinde rütbe almak adına tribün ya da mekan basmayı kestirme yol olarak görürken, bir başkası kendi futbolcusuna ya da rakip futbolcuya gözdağı vererek ortaya koyuyor çirkin yüzünü. Sonuç olarak bizlerin yanı sıra kulüplere de büyük görev düşüyor futbol terörüyle mücadelede. Fenerbahçe kulübü futbolcularına saldıranları tespit edip savcılığa vermiş, aynı şeyi Beşiktaş ve Bursaspor da isterlerse iki dakikada yaparlar. Bakalım yapacaklar mı? Bu arada hemen belirteyim, Bursaspor'un sahaya "Taraftarımız başımızın tacıdır" şeklinde bir pankartla çıkması bana göre Beşiktaş'a verilecek iyi bir cevap olabilirdi ama koca kulübün sadece bir taraftar grubunun reklamını yapması çok tehlikelidir. Kaldı ki, şimdi kafalarda "Acaba bu taraftarları deplasmana da kulüp mü götürdü?" soruları vardır? Çünkü orada olay çıkaran grubun adı futbolcuların taşıdığı pankartta yazıyordu!