Bu yetmez, linç edin! Mehmet Atalay, Yüzme Federasyonu'na kapak atan o başarı düşmanını ortaya çıkarıp bize ilan etmelidir Sporcusunu, resmi yazışma yapmadan "dopingçi" diye herkesin önüne atan bir federasyon üyesi var
Fenerbahçe Yüzme Takımı'nın kaptanı Gizem Papila ile ilgili önceki günkü gazetelerde bir haber çıktı. Doping için verdiği numunede "klunbuterol" maddesine rastlandığı açıklanırken, itiraz edilirse B numunesinin de kontrol edileceği belirtiliyordu. Haberin kaynağı Anadolu Ajansı'ydı. Böyle bir haberi ajansla birlikte kim duymalıydı? Yüzme Federasyonu ve kulübü... Federasyonun daha dün haberi oldu, kulübüne de halen bir tebliğ gelmedi. Peki doping merkezinden haberi sızdıran kişi, bu örneğin Gizem Papila'ya ait olduğunu nereden biliyordu?
Kaynağı belli Bilmemesi gerekir. Çünkü numuneler alınırken üstüne isim değil, numara yazılıyor. Testi yapanlar numarayı biliyor, sonucun bildirileceği federasyon yetkilileri ise o numaranın hangi yüzücüye ait olduğunu. Daha sonuçlar federasyona ulaşmadan, ajanstaki meslekdaşlarımız ismine kadar ayrıntıları öğreniyorlarsa, bu haberin kaynağı Yüzme Federasyonu'ndadır. Sporcusunu, kendisine, kulübüne veya resmi yazışmaya konu yapmadan, "dopingçi" diye herkesin önüne atan bir federasyon üyesi var. Papila'da doping var mı? Bu, B numunesinin incelenmesi sonrasında kesinleşecek. Ama bir gün önce 100 metre serbestte kırdığı Türkiye rekorunu tescil ettirmek için verdiği numuneden doping çıkmamış. Bir gün sonra 50 metre serbestte 26.13 ile Olimpiyat B Barajı'nı geçtiği derecesini elde ettiği yarış sonrasında kendi isteği ile verdiği numunede ise maddeye rastlanıyor. İkinci incelemede büyük ihtimalle Papila temiz çıkacaktır. Rekor kırdığında inceleme yapılacağını bilen bir sporcu, doping yapsa kendi isteği ile gidip numune vermez. Ama kapağı Yüzme Federasyonu'na atan o kişi, olimpiyatlarda yüzebilecek bir sporcusunu kurtların önüne atmamalıydı. Sevgili Mehmet Atalay'a da düşen, bu başarı düşmanını tespit edip, bize ilan etmesidir.