Disiplin (!) Galatasaray'ın oynayacağı takım tüm kamuoyu ve Galatasaray'a göre sanki sıradan bir ekipmiş gibi deplasmandaki maçtan büyük beklentiler vardı. Yüksek sesle konuşulan bu beklentiler, G.Saray'ın Almanya'ya aşırı motivasyonla gitmesine neden oldu. Aslında gerçekten de İstanbul'daki ilk maçta G.Saray önemli gol pozisyonlarından yararlanamamıştı. Ama Leverkusen'in makine düzeninde oynayan, son derece ciddi bir takım olduğu gerçeği de gözden kaçmış gibiydi. Altı yabancı oyuncusunu da çeşitli nedenlerle oynatamayan transfer sihirbazı G.Saray, (Bu oyuncuların maliyeti 50 milyon Amerikan dolarıdır) sahaya mecburen 11 Türk oyuncusuyla çıkarken, sakat ve cezalı olmayan 5 yabancısı da 11'de yoktu. Son derece sabır gerektiren ve gerçek bir taktik ustalığına ihtiyaç duyulan böyle bir maçta Song'un ayakkabıları bile oynardı.
Adeta resim çektirdi Leverkusen orta sahası göstere göstere ayağa oynayarak Galatasaray'ın muhteşem savunma göbeği arasından 23 dakikada yürüyerek 3 tane gol buldu. G.Saray kalesine hiç baskı görmeden gelen Leverkusen, 36 yaşındaki Barbarez'in resim çektirerek attığı 2 gol ve Kiessling'in attığı 3. golden sonra 23. dakikada maçı bitirmişti. Ondan sonrası ev sahibi takım için herhangi bir sakatlığa meydan vermeden karşılaşmayı sona erdirmekten ibaretti.
Tavşan çıkaramadı! Abartılı disiplin gösterileri ancak kendi içinde tutarlı olduğu ve bir duruş gösterildiği zaman başarılı olur. Sezon başından bu yana tenaküz kamplarındaki kamp komutanı katılığını göstermeye çalışan, bu yüzden sadece ilk sene için 11 milyon euro maliyetli Lincoln'ü feda eden, 20 gün evvel 'Kendisine kulüp arasın. Bu işin dönüşü yok' dediği Sabri'yi 20. dakikada ısındıran bir hocanın kendinde değildir. Ya da G.Saray'ın külliyen bir karmaşa içindedir. Bu yenilgiden sonra hafta sonu oynanan ve büyük spekülasyonlara neden olan Konyaspor maçının arkasına sığınılmasın. Çok üzülerek tespit ediyorum ki Karl Heinz Feldkamp şapkadan tavşanı çıkaramadı ve Galatasaray'a kaprisleriyle son 8 senenin en ağır yenilgilerini tattırdı. Grup maçlarında sadece Panionios'u yenerek bu duruma gelmek zaten çok da inandırıcı değildi.