Seriye devam Fenerbahçe, 2. yarıda son 3 deplasmanı da kayıpsız geçerek seriyi tamamladı. Maçın içerisinde Çaykur Rize'nin golüne kadar rolantide oynayan Fenerbahçe, golü yedikten sonra rakibini ilk yarının sonunda safdışı bırakmış oldu. İkinci yarıda, ilk yarının skoruyla bu sefer geri çekilen Fenerbahçe Altan'ın ofsayttan attığı (aslında attığı değil de Volkan'ın yediği) golle kendine geldi. Bundan sonra Sevilla maçını düşünerek fazla yormadan, toplara fazla basmadan Şampiyonlar Ligi'nin beklemeya başladı. Bu maçta bazı önemli sinyaller vardı. Bunlardan bir tanesi kırmızı renkte olan Volkan'dı. Genelde toptan korkarak oynayan Volkan, özellikle Şampiyonlar Ligi maçlarında Fenerbahçe'nin en zayıf halkası olarak duruyor. Benim bildiğim kadarıyla toptan korkan kaleye geçemez. Sıfırdan, kapattığın köşeden gol yemez. Sevilla maçında Volkan'a çok iş düşeceğe benziyor.
Aman dikkat Volkan Diğer sinyal yeşil renkte olan Kezman'dı. Kezman, dün de gösterdiki doğru yerlerde doğru pasları alırsa Fenerbahçe adına güzel goller atacak. Umarım Brezilyalılar, Sırp forveti de bir Brezilyalı gibi görmeye başlarlar. Bence Sevilla maçı Kezman'a ya kral olacağı ya da tahtını Semih'e kaptıracağı bir mücadele olacaktır. Fenerbahçe'de Semih-Kezman rekabeti aslında iki futbolcunun da kendine artı puan katmasını sağladı. Bu rekabet, Fenerbahçe'nin her kademesinde tek tek görülmeye başlandı. Orta sahada Kemal, olmayınca Selçuk, olmayınca Maldonado oynayabilir. Aslında defans da bile bu rekabet verimli oluyor. Umarız Sevilla maçında Volkan, kendiyle rekabet edip korkusuzca oynarsa F.Bahçe'de en önemli kişi olduğunu gösterebilir.