Elde var bir Fenerbahçe, dört zorlu deplasmanın ilki olan G.Antep'i çok rahat geçti. Sarılacivertli ekip, son dönemdeki maçlarında hem konsantrasyon eksikliği hem de Alex'in olmayışının sıkıntısını yaşadı. Ama dünkü G.Antep maçında hem konsantrasyon hem de Alex'in eksikliği yoktu. Hatta bunlara ek olarak Selçuk ve daha önemlisi Kemal faktörü vardı. Kemal'den bu hafta özellikle bahsetmek lazım. Oynadığı zaman ne kadar önemli bir futbolcu olduğunu bizlere gösterdi. Hem defansa yardımında hem de ileriye top çıkarırken hücumda eksiksiz oynadı. Zannedersem bunda stadı iyi biliyor olmasının etkisi de vardı. Bu güzel futbolunu attığı muhteşem bir gol ile süslemesi de kendi adına çok şık oldu.
Kemal stadı biliyor İkinci önemli konu da Fenerbahçe'nin sağ ve sol kanat organizasyonlarını da çok güzel yapıyor olması. Zaten sağ ve sol kanatta etkin futbol oynadığında, bir de buna antrenmanlarda yaptıkları ön direk çalışmalarını gole çevirmeyi ekleyince, seyrine doyum olmayan bir Fenerbahçe ortaya çıkıyor. Bana göre G.Antep karşısında saha çıkan ilk 11, yüzde 50 kapasiteyle oynuyordu. Fenerbahçe'nin gerçek gücünü göstereceği maçların, Sivasspor ve Sevilla olacağına inanıyorum. Aslında bu farklı galibiyet, Sivasspor'u olduğundan daha fazla konstantre edeceğini umuyorum. Çünkü, "Biz bu Fenerbahçe'yi yeneriz" diye sahaya çıkan takımların sonu hüsran oluyor.
Kırılma noktası Sivas, bence şampiyonluk düğümünün çözüleceği maçlardan bir tanesi. Çünkü Sivas'ın şampiyon olabilmesi için mutlaka üç büyükleri yenmesi gerekiyor. Özellikle de Fenerbahçe'yi. Bu nedenle şimdi yenmek için değil, Fenerbahçe'yi durdurmak için oynayacak bir Sivasspor göreceğiz. Bence bu da Fenerbahçe'nin işini zorlaştıracak. Fenerbahçe'nin bu kapasitesinden, bu performansından daha yüksek bir performans ve daha yüksek bir konsantrasyonla sahaya çıkması gerekecek. Performansı en düşük olan Volkan'a Sivas maçında çok görev düşmektedir. Çünkü gol yemezse, mutlaka Fenerbahçe gol atacaktır. Fenerbahçe kazanırsa yolu da açılacaktır.