Olmazsa olmazlar Alex ve Aurelio'ya kimse 'sıradan' damgası vuramaz. Onlar gibileri korumaya almalıyız... Eskiden 'libero' denilen futbolcu takımın en teknik ismiydi. İsmi 'önlibero' oldu, yozlaştı
Fenerbahçe yarın G.Antep'te önemli bir maça çıkacak. Her sezon başında yaşanan sendrom gene başa bela gibi gözüküyor. Kayserispor ve İstanbul BŞB maçlarından sonra Şanlıurfa karşısındaki futbol da kimsenin içini ısıtmadı. F.Bahçe'nin son iki yılda geç forma girip sonra inanılmaz seriler yakalayıp sonuca giden bir yapısı var. Umarım bu süre G.Antep maçıyla beraber daha da kısalmıştır. Büyük takımlar için, "O oynamazsa şu oynar, bir-iki futbolcu olmazsa ne olur yani" diyebilirsiniz. Saygı duyarım ama, "Her takımın olmazsa olmazları vardır" diyenlere de katılırım. Mesela G.Saray, Servet-Song ikilisini oynatmadığında başının nasıl ağrıdığını söylemeye gerek yok.
Ya da insanüstü istatistikleriyle, golleri ve asistleriyle kendini herkese kabul ettirmiş Alex için ne diyeceğiz. Veya yarın forma giyemeyecek Aurelio'ya "sıradan bir orta saha oyuncusu "gözüyle mi bakacağız!
BECKENBAUER GİBİ Futbol lügatında libero diye bir deyim vardır. Eskiden iki stoperin arkasında oynardı, seken topları toplardı adı da "Sarkık libero" ydu. Takımlarının en teknik futbolcularıydılar. Benim dönemimde Alpaslan abi (Eratlı) görev yapardı. Herhalde tekniğini bilmeyen yoktur. G.Saray'dan Fatih Terim, Trabzon'dan Necati gibi örnekler verebiliriz. Aslında bir tek Beckenbauer deseydik de yeterdi ya neyse. Bu futbolcular oyun kurarlar, hücuma kalkarlar, frikik ve penaltıları da hep onlar atardı. Sonra "Böyle teknik adamları niye stoperler arkasında harcıyoruz. Onları öne alalım. Rakip kaleye daha yakın oynasınlar" dediler ve öne çıkardılar. İÇİNİ BOŞALTTILAR Adını "Önlibero" koydular, en zor görevleri de bunlara yüklediler. İlk önce rakip atakları kesecek, sonra o topu oyuna iyi sokacak, gerekirse adam eksiltecek, asist yapacak ve iyi şut atacak. Amaç buydu. Aurelio bu amaca uygun ülkemizdeki en iyi futbolcudur. Zaten o yüzden de Milli Takım'dadır. Daha sonra teknik adamlar önlibero' kavramını iyice yozlaştırdılar, ellerinde arta kalan stoperleri de o mevkiye çekerek sadece puan hesabı yaptılar. Yani oraya 'kazma'ları doldurdular. Böylece libero deyimimin içini iyice boşalttılar. Şimdi o anlamda libero kalmadı. Kalan ve işini yapanlar da zaten büyük takımlarda (Pirlo, Fabregas, Makelele v.s) oynuyorlar. Aureilo'yu da bu bağlamda 'yangından kurtarılacak ilk eşya' gibi özenle korumalıyız. Demek istediğim Aurelio da Alex de son derece önemli oyunculardır ve yoklukları hangi takımda olursa olsunlar mutlaka hissedilecektir. Deniz ve Appiah'ın da olmadığı düşünülürse yarın Selçuk ile beraber kim görev (Kemal olabilir) yaparsa her ikisine de büyük iş düşecektir. Ve bence maçın kaderi o bölgede şekillenecektir.
Servisi
