G.Saray'a iki kupa verilsin

Galatasaray, 34 haftalık normal sezonu zirvede bitirdiği için Florya'da 'şampiyonluk kutlaması' yaptı. Bakalım Play-Off'un şampiyonu kim olacak?
Arjantin'de ''Apertura'' (Açılış) ve ''Clausura'' (Kapanış) sistemi kullanılıyor.
Böylece bir yılda 2 şampiyon çıkıyor.
Bizim ligimiz için de bu sezon böyle bir benzetme yapılabilir. "Apertura" (açılış) sezonu bu hafta bitiyor ve şampiyonu Galatasaray oldu. Ardından Süper Final "Clausura" (Kapanış) sezonu oynanacak.
Galatasaray; Süper Final'i de birinci bitirirse, bir sezonda 2 kez şampiyonluk sevinci yaşamış olacak. Süper Final'i Fenerbahçe zirvede tamamlarsa 'Kapanış' liginin şampiyonu olacak... Bir de ligi bu sezon için iki sezon olarak değerlendirelim... İki sezonlu bir lig oynuyoruz aslında... İki şampiyon çıkar mı hep birlikte göreceğiz. Ama bir gerçek var ki; Süper Final'i birinci bitiren 'Şampiyon' olarak futbol tarihimizde yerini alacak.
Ligde 34 haftalık normal sezon bu hafta bitiyor ve ardından 14 Nisan'da Play-Off (Süper Final) maçlarına geçilecek. Play-Off sisteminin uygulandığı liglerde nasıl bir heyecan yaşanıyor hep birlikte görelim:

Belçika: Lig şampiyonu Play-Off maçlarından sonra belli oluyor. Normal sezonu ilk 6'da bitiren takımlar, 'Şampiyonluk Play-Off' oynuyor. Takımlar normal sezonda aldıkları puanların yarısı ile Play-Off'a giriyor.
Belçika FIFA sıralamasında 37. sırada yer alıyor.

İsrail: 2008'de Play-Off sistemine geçtiler. Normal sezonu ilk 6'da bitiren takımlar Play-Off mücadelesi veriyor. Normal sezonda toplanan puanların yarısı ile Play-Off'a giriliyor. Play-Off'u ilk sırada tamamlayan takım şampiyon oluyor. 2. ve 3. bitiren ise Avrupa Ligi biletini alıyor.

Andorra: Andorra'da da Play-Off sistemi mevcut. Liglerinde 8 takım var. Normal sezonu ilk 4 sırada bitiren takımlar, birbirleri ile 2'şer maç yapıyor. Ama Andorra'da normal sezonda toplanan puanların tamamı ile Play-Off'a giriliyor. Son 4'teki takımlar da 'Düşme Play-Off'u' oynuyor. Şunu da utunmamak lazım; Andorra FIFA sıralamasında son sırada yer alıyor.

Güney Kıbrıs: Burada uygulanan sistemde ise ilk 4 takım Play-Off'a normal sezonda elde ettikleri tüm puanlarla giriyor. Birbirleri ile 2'şer maç yapıyorlar.

San Marino: San Marino liginde normal sezon 2 grup halinde oynanıyor. Ardından eleme usulü Play-Off mücadelesine geçiliyor. Ligi birinci bitirenler, Play-Off eleme mücadelesinin ilk turunda maç yapmıyorlar.
İki yenilgi alan takım eleniyor. Finale kalan 2 takım, tek maçlı eleme sistemine göre kapışıyor ve kazanan şampiyon oluyor.

Hollanda: Şampiyon normal sezonda belli oluyor. Ancak bir alt kümeye düşecek takımdan 2'si Play-Out sistemi ile belli oluyor.
Son sırayı alan takım direkt alt kümeye düşüyor. Avrupa Ligi'nde gidecek takımlar da Play-Off sistemi ile belli oluyor. Şampiyonlar Ligi'nde gidecek takımlar ise normal sezonda belli oluyor.

Yunanistan: Komşu'da şampiyon ve küme düşen takımlar normal sezonda belli oluyor.
Şampiyonun ardından gelen dört takım, Play-
Off oynuyor ve ilk sırayı alan takım Şampiyonlar Ligi ön eleme vizesi alıyor. Play-Off'ta final oynayan takım da Avrupa Ligi'ne gitmeye hak kazanıyor.

İngiltere 2. Lig (Championship): 24 takımlı ligde ilk 2, doğrudan Premier Lig'e yükseliyor.
Bu iki takımın ardından gelen 4 takım, çift maçlı eleme usulüne göre Play-Off maçları yapıyor. Play-Off finalini kazanan takım Premier Lig'e yükselen 3. takım oluyor.

Brezilya: Piramit lig olarak değerlendirilen bir lig sistemi uyguluyor. Sezon şampiyonu, 20 takımlı ligde, takımların çift devreli maçlarıyla belirleniyor. Futbol, ulusal düzeyde, Campeonato Brasileiro Serie A (1. lig), Campeonato Brasileiro Serie B (2. lig), Campeonato Brasileiro Serie C (3. lig) ve Campeonato Brasileiro Serie D (4. lig) olmak üzere 4 ligden meydana geliyor.
Serie A'da sezonu son 4 sırada bitirenler küme düşüyor.
Serie B'de ise ilk 4 takım bir üst lige yükseliyor, son 4 takım ise bir alt ligin yolunu tutuyor.
Serie C'de 20 takım, 5'erli 4 grupta mücadele ediyor, yarı finalistler bir üst lige çıkıyor.
Gruplarını son sırada tamamlayan 4 takım ise Serie D'ye iniyor.
Küme düşmenin olmadığı Serie D'de ise 40 takım, yarı finale yükselme mücadelesi veriyor.

Arjantin: ''Apertura'' (Açılış) ve ''Clausura'' (Kapanış) sistemi kullanılıyor. Apertura ve Clausura sistemine göre bir futbol sezonu 2'ye bölünüyor. Arjantin Ligi her yıl 19'ar maçlık 2 sezondan oluşuyor. Apertura ligi eylül-aralık, Clausura ligi şubat-haziran aylarında oynanıyor. Takımlar her iki ligde de 2 kez karşılaşıyor.
Bu sistemin Avrupa'daki sistemlerden en büyük farkı bir yılda iki şampiyon çıkarması.
Küme düşecek takımlar belirlenirken ise son 3 yılın (6 sezonun) sonuçları baz alınıyor.
Takımların bu 6 sezonda topladığı puan, oynadıkları maç sayısına bölünerek, ortalama puanları tespit ediliyor. Bu sistemde, Apertura ya da Clausura'yı şampiyon bitiren takım bile hesaplamaya dahil edilen diğer 5 sezonda kötü sonuçlar alması halinde küme düşebiliyor. Arjantin'de son 3 yıldaki puan ortalamalarına göre 19. ve 20. sırada kendine yer bulan iki takım doğrudan düşüyor.
17. ve 18. sıradaki takımlar ise 2. ligi 3. ve 4. sırada bitiren takımlarla baraj maçı yapıyor.
Bu dört takımdan 2'si birinci ligde kalırken,
kaybeden iki takım, 2. lige düşüyor.

ARJANTİN'DE BİR SEZONDA İKİ ŞAMPİYONLUK YAŞANIYOR
''Apertura'' (Açılış) ve ''Clausura'' (Kapanış) sistemi kullanılıyor. Apertura ve Clausura sistemine göre bir futbol sezonu 2'ye bölünüyor. Arjantin Ligi'nde her yıl 19'ar maçlık 2 sezondan oluşuyor.
Apertura ligi eylül-aralık, Clausura ligi şubat-haziran aylarında oynanıyor. Takımlar her iki ligde de 2 kez karşılaşıyor. Bu sistemin Avrupa'daki sistemlerden en büyük farkı bir yılda iki şampiyon çıkarması.

BREZİLYA'DA PİRAMİT LİG
Brezilya'da 'Piramit lig' olanak değerlendirilen bir lig sistemi uyguluyor. Sezon şampiyonu, 20 takımlı ligde, takımların çift devreli maçlarıyla belirleniyor. Futbol, ulusal düzeyde, Campeonato Brasileiro Serie A (1. lig), Campeonato Brasileiro Serie B (2. lig), Campeonato Brasileiro Serie C (3. lig) ve Campeonato Brasileiro Serie D (4. lig) olmak üzere 4 ligden meydana geliyor.

UEFA AFFETMEZ! FIFA CEZALANDIRIR...
Türkiye'de 3 Temmuz'dan beri süre gelen bir şike soruşturması var... Önce 'küme düşme olacak' dendi... Sonra iş 'puan silme'ye getirildi. Şimdi de 'Küme düşme de yok, puan silme de...' denilerek kamuoyu yaratılmaya çalışılıyor. Futbol Federasyonu ise bu konularla ilgili sessizliğini koruyarak, karar verebilmek için sürecin tamamlanmasını (sorgulama ve Etik Kurulu raporunu) bekliyor. Ama İstanbul'daki UEFA Kongresi'nde Platini ve İnfantino'nun sözlerinden şu ortaya çıktı: "UEFA ile pazarlık olmaz...
Şike'ye göz yumamayız..." FIFA Başkanı Blatter ise "Futbolda en büyük savaşımız şikeye karşı. Şike yapanlara ceza vermezseniz, cezalandırılırsınız..." mesajını verdi. Evet, TFF, bu süreç sonunda şahıslara da takımlara da ceza vermeyebilir. Ama UEFA olaya el koyar ve cezayı keser...
Artık gerçeği görelim...

POTANSİYEL TEHLİKE!
Avni Aker Stadı'ndaki derbinin saha içi güzelliğine tribünlerden atılan bir bıçak ile gölge düştü. Trabzon Emniyeti, sahaya bıçak atan taraftar diyemeyeceğim o meçhul şahsı arıyor... Şehrin göbeğinde cebinde bıçakla dolaşan insan, toplum içindeki potansiyel tehlikedir... Sahaya düşen o çakı, şiddetin fotoğrafıdır...
Bıçağın kemiğe dayandığı andır... Bulun o şahsı...
En ağır cezayı verin ki; böyle çirkin manzaralarla bir daha karşılaşmayalım...

KURALLAR TERSiNE Mi iŞLiYOR?
Önce penaltı atışı kullanılırken ceza sahasına girilmesi, ardından da ayaktan sekip kola çarpan topun penaltı olarak değerlendirilmesi kuralları... Liglerimizde kullanılan penaltı atışlarının yüzde 70'inde ceza sahasına futbolcular girdi, kural hatırlanmadı. Ta ki Antalya maçında Tolga'nın kurtardığı penaltıya kadar. Ardından Galatasaray derbisinde Alanzinho'nun ayağıyla müdahale ettiği topun sekip koluna çarpması... Daha önce bu pozisyonlarda penaltı çalmayan ve 'devam' kuralını uygulayan Cüneyt Çakır, TT Arena'da penaltı noktasını gösterdi... En son ofsayt pozisyonundaki Sow'un yetmezmiş gibi aktif alanda topa koşması ve sonra durması... Antalya maçında penaltı tekrarlandı, G.Saray derbisinde Trabzon aleyhine penaltı verildi, F.Bahçe derbisinde ofsayt kuralı hiçe sayıldı ve Cristian golü attı...
Fenerbahçe'nin Trabzonspor derbisinde attığı gol, 'ofsayt nedir? sorusuna cevap olarak gösterilebilecek bir pozisyon. Başta dünyanın en iyi hakemi seçilen Markus Merk olmak üzere Erman Toroğlu, Ahmet Çakar, Bülent Yavuz ve Serdar Tatlı, bu gol için 'tartışmasız ofsayt' dediler. Sonra da bir tane bile iyi maç yönettiğini hatırlamadığım bazı eski hakemler çıktılar ortaya... Bazı yazarlar da peşinden... Amaçları Fenerbahçe'ye şirin görünmek ve gündeme gelmek herhalde... Cristian'ın attığı gole 'ofsayt değil' dediler... Güldüm ve akıl tutulması... dedim geçtim. Sonra bazı gazeteciler çıktı ortaya...
Neymiş UEFA Hakem Komitesi Üyesi Uilenberg, MHK yetkililerini arayarak Trabzon-Fenerbahçe derbisinde Cristian'ın golünü veren Fırat Aydınus'a teşekkür etmiş, pozisyonun hakem seminerinde ders olacağını bildirmiş. Vay vay vay! Bak sen! Bu ülkede şikeye adı karışanları kurtarmak için yasalar değişti, cezalar hafifletildi... Şimdi de 'ofsayt' kuralı değiştirilmeye çalışılıyor sanki...
İşine gelmeyince değiştir... Sonra da futbolun marka değerinden dem vur...
Hadi ordan sen de!