Kurban kes hocam!

Bir teknik adam çok zorlu şartlarda büyük başarılar kazandıktan sonra maddi, manevi tatmin olmuş ve eline de çok güçlü bir kadro gelmişse birden bire kendini kutsanmış sanabilir!
İşte en tehlikeli nokta tam da burasıdır. O noktadan itibaren, o teknik adam esrarengiz formüllerle içinden çıkılmaz taktikler üretebilir!
Dün Sergen Yalçın'ın yaptığı tam olarak budur. Hoca, antrenmanda bile yan yana gelmemesi gereken Necip, Mehmet Topal, Salih, Kenan ve Töre'yi ayna anda sahaya sürmüştür ki, bu bir skandaldır.

***

Sahadaki kadro öylesine yanlıştı ki, bir Necip'in sakatlanması ortalığı yangın yerine çevirdi… Orta sahadaki Josef stopere, stoper Topal sağ beke geçti. Sonra Topal sakatlandı ve sol bekteki N'Sakala sağ beke geçmek zorunda kaldı.
Kimse yerinde kalamadı vesselam.
"Fantastik kadro" kaleye gidemeden iki gol yedi, üçüncüyü rakip oyuncunun beceriksizliği önledi. Sonra mı!? Zoru görünce, 48. dakikada beş değişiklik yapıp Pjanic, Ghezzal, Larin, Oğuzhan ve Rıdvan'ı sahaya süren Sergen hoca bu beşliden üç gol buldu ve maçı kazandı.

***

Futbol asla şımarıklığı affetmez… Umarım bu ilk yarı hocaya ders olmuştur. Gökhan Töre ve Kenan Karaman'ı, büyük bir "kıtlık" olmadığı zaman kadroya koymayı aklına bile getirmeyeceksin, ikisini birlikte oynatmak ise asla ve asla yapılmaması gereken bir şey.
Sergen hoca dün büyük bir kumar oynadı, Allah'tan zamanında hatasından dönmeyi bildi.
Ancaaak, Wright golü yapsa ya da o pozisyonda Montero rakibi düşürüp kırmızı görse bu gece çok uzun olurdu.
Ez cümle; asla bir daha bu tür denemeler yapma Sergen hocam!
Ve lütfen bir kurban kes!…