Teke derbi tek
- Turgay Demir Yazıları
- 25 Eylül 2015, 23:02:45
Güneş-Perreira:
Şenol hoca tecrübe, klas, ligi tanıma farklarıyla açık ara önde. Perreira kenarda bir türlü sakin duramıyor ve bu sahadaki oyuncularını da olumsuz etkiliyor. Oyuna müdahale anlamında da Şenol Güneş daha dengeli işler yapıyor, eğer yanlış bir on bir sahaya çıkarmış ya da sahaya çıkardığı takımdan beklentilerini alamamışsa anında müdahale edip oyuncu değişikliğine gidiyor.
Perreira bu konuda, bu kadar kararlı değil. Yani Şenol hoca ağır basıyor diyebiliriz.
Volkan-Tolga: Birebirde yok aslında farkları, oyunu başlatma anlamında da denk sayılırlar ayrıldıkları nokta hava topları... Volkan o konuda iki
tık önde.
Şener-Beck: Şener daha ateşli, daha iştahlı ama daha tecrübesiz, Beck ise soğukkanlı ve oyun disiplinine sadık.
Konumuz derbi ise Beck'in özellikleri daha önemli.
Rhodolfo-Kjaer: Rhodolfo çok soğukkanlı ve geriden oyun kurma yetisine sahip, Kjaer de onun gibi dengeli ama biraz daha mücadeleci ve çabuk. Bir adım önde diyebiliriz.
Ersan-Alves: İkisi de agresif ve ikisi de, mücadeleci ve ikisi de çok kontrollü değil. Yine de Ersan, Alves'e göre daha kontrollü yani bir adım önde.
Tosic-Hasan Ali: Tosic savunmaya akıl katanlardan, henüz tam havasında değil, beklenen ortaları ve şutları yok ortada. Hasan Ali formda ama çok özellikli değil. Şartlar eşit diyebiliriz.
Atiba-Topal: İki takımın da temel direkleri bu ikili olur, yok aslında birbirlerinden pek farkları, ikisi de çok faydalı...
Oğuzhan- De Souza: Oğuzhan'daki yetenek bu gezegende çok az futbolcuda var, De Souza ise Oğuzhan'a göre daha mücadeleci. İşin teknik yönünde Oğuzhan fark atar, mücadele anlamında De Souza bir adım önde. İkisi karşılıklı oynarsa farkı kendileri belirleyecek.
Töre-Markoviç: Markoviç çok hızlı, Gökhan Töre çok çabuk. Markoviç'in de Töre'nin de gol atma konusunda sıkıntıları var, attırma özellikleri daha fazla. Töre ligi tanıma ve derbi tecrübesiyle bir adım önde sanki.
Sosa-Diego: Sosa bu sezon kıpırdadı ve tempo kazandı, Diego da geçen sezona göre daha etkili. Sosa öne, Diego daha çok yana oynuyor ve sakatlıktan yeni çıktı. İki takımda Pazar günü forvet arkasında bu ikili görev yaparsa Sosa farkıyla Beşiktaş avantajlı olur.
Olcay-Nani: Olcay'ın savunmaya yaptığı katkı daha fazla, Nani ise hücumda daha etkili. Sadece hücumu konuşuyorsak Nani fark atar, işin içine savunmayı da katarsak Olcay arayı biraz olsun kapatır.
Gomez-Van Persie: Gomez güçlü ve mücadeleci, RVP daha teknik ve son vuruş ustası. Hangisi maça damga vurur derseniz, hangisi kendine uygun pozisyonda daha çok topla buluşursa o kader adamı olur derim.
EŞLEŞMELER DEĞİŞİRSE!
Yukarıdaki değerlendirmemize şu eklemeleri yapmak zorundayız.
Fenerbahçe'de RVP ile Fernandao aynı anda sahada olursa Diego olmayacak demektir. Bu taktirde Beşiktaş daha avantajlı olacaktır... Ayn ı şekilde Beşiktaş'ta Oğuzhan'ın yerine Necip orta alanda görev yapabilir bu takdirde Beşiktaş'ın orta alandaki teknik üstünlüğü azalır buna karşılık mücadele gücü artar. Bu ayrıntıya dikkat etmekte fayda var.
KULÜBELERDE GÖRÜNTÜ FARKLI
Beşiktaş'ta hamle oyuncuları olarak Cenk Tosun, Quaresma, Pektemek gibi isimler muhtemelen kulübede olacak, Fenerbahçe'de ise Caner, Alper, Meireles, Volkan Şen, Ozan ya da bunlardan biri oynarsa bizim değerlendirmede onbire koyduğumuz De Souza ya da Topal kulübede olacak.
İşin kulübe tarafına bakınca Fenerbahçe savunma ve orta sahada, Beşiktaş ise forvet
hattında daha güçlü görünüyor.
Haydi maça maça...
Hava güzel, bayram sevinci ayrı güzellik, yani Olimpiyat Stadı'na gidip derbiyi izlemek için her şey uygun. Beşiktaşlılar bu fırsatı değerlendirip Kartal'ın gücüne nasıl güç kattıklarını Pazar günü dostadüşmana göstermeliler. Pazar günü en az 50-55 bin Kartal yürekli o tribünlerde olmazsa ben şaşırırım. Şenol hoca ve futbolcular ise üzülür ve şok yaşarlar. Taraftar, bu şoku yaşatmak yerine coşkuyu yaşatmalı ve tribündeki yerini almalıdır.
Pereira uyarılmalı!
Fenerbahçe Teknik Direktörü Pereira ateşli bir teknik adam, zaman zaman heyecanını yenemediği de oluyor. Yunanistan'da tribünlere yani binlerce kişiye gider yapması hala hafızalarda.
Portekizli teknik adam bu konuda kesinlikle uyarılmalı, Türkiye'yi Yunanistan'la asla karıştırmaması gerektiği kendisine hatırlatılmalı.
Şenol hoca tecrübe, klas, ligi tanıma farklarıyla açık ara önde. Perreira kenarda bir türlü sakin duramıyor ve bu sahadaki oyuncularını da olumsuz etkiliyor. Oyuna müdahale anlamında da Şenol Güneş daha dengeli işler yapıyor, eğer yanlış bir on bir sahaya çıkarmış ya da sahaya çıkardığı takımdan beklentilerini alamamışsa anında müdahale edip oyuncu değişikliğine gidiyor.
Perreira bu konuda, bu kadar kararlı değil. Yani Şenol hoca ağır basıyor diyebiliriz.
Volkan-Tolga: Birebirde yok aslında farkları, oyunu başlatma anlamında da denk sayılırlar ayrıldıkları nokta hava topları... Volkan o konuda iki
tık önde.
Şener-Beck: Şener daha ateşli, daha iştahlı ama daha tecrübesiz, Beck ise soğukkanlı ve oyun disiplinine sadık.
Konumuz derbi ise Beck'in özellikleri daha önemli.
Rhodolfo-Kjaer: Rhodolfo çok soğukkanlı ve geriden oyun kurma yetisine sahip, Kjaer de onun gibi dengeli ama biraz daha mücadeleci ve çabuk. Bir adım önde diyebiliriz.
Ersan-Alves: İkisi de agresif ve ikisi de, mücadeleci ve ikisi de çok kontrollü değil. Yine de Ersan, Alves'e göre daha kontrollü yani bir adım önde.
Tosic-Hasan Ali: Tosic savunmaya akıl katanlardan, henüz tam havasında değil, beklenen ortaları ve şutları yok ortada. Hasan Ali formda ama çok özellikli değil. Şartlar eşit diyebiliriz.
Atiba-Topal: İki takımın da temel direkleri bu ikili olur, yok aslında birbirlerinden pek farkları, ikisi de çok faydalı...
Oğuzhan- De Souza: Oğuzhan'daki yetenek bu gezegende çok az futbolcuda var, De Souza ise Oğuzhan'a göre daha mücadeleci. İşin teknik yönünde Oğuzhan fark atar, mücadele anlamında De Souza bir adım önde. İkisi karşılıklı oynarsa farkı kendileri belirleyecek.
Töre-Markoviç: Markoviç çok hızlı, Gökhan Töre çok çabuk. Markoviç'in de Töre'nin de gol atma konusunda sıkıntıları var, attırma özellikleri daha fazla. Töre ligi tanıma ve derbi tecrübesiyle bir adım önde sanki.
Sosa-Diego: Sosa bu sezon kıpırdadı ve tempo kazandı, Diego da geçen sezona göre daha etkili. Sosa öne, Diego daha çok yana oynuyor ve sakatlıktan yeni çıktı. İki takımda Pazar günü forvet arkasında bu ikili görev yaparsa Sosa farkıyla Beşiktaş avantajlı olur.
Olcay-Nani: Olcay'ın savunmaya yaptığı katkı daha fazla, Nani ise hücumda daha etkili. Sadece hücumu konuşuyorsak Nani fark atar, işin içine savunmayı da katarsak Olcay arayı biraz olsun kapatır.
Gomez-Van Persie: Gomez güçlü ve mücadeleci, RVP daha teknik ve son vuruş ustası. Hangisi maça damga vurur derseniz, hangisi kendine uygun pozisyonda daha çok topla buluşursa o kader adamı olur derim.
EŞLEŞMELER DEĞİŞİRSE!
Yukarıdaki değerlendirmemize şu eklemeleri yapmak zorundayız.
Fenerbahçe'de RVP ile Fernandao aynı anda sahada olursa Diego olmayacak demektir. Bu taktirde Beşiktaş daha avantajlı olacaktır... Ayn ı şekilde Beşiktaş'ta Oğuzhan'ın yerine Necip orta alanda görev yapabilir bu takdirde Beşiktaş'ın orta alandaki teknik üstünlüğü azalır buna karşılık mücadele gücü artar. Bu ayrıntıya dikkat etmekte fayda var.
KULÜBELERDE GÖRÜNTÜ FARKLI
Beşiktaş'ta hamle oyuncuları olarak Cenk Tosun, Quaresma, Pektemek gibi isimler muhtemelen kulübede olacak, Fenerbahçe'de ise Caner, Alper, Meireles, Volkan Şen, Ozan ya da bunlardan biri oynarsa bizim değerlendirmede onbire koyduğumuz De Souza ya da Topal kulübede olacak.
İşin kulübe tarafına bakınca Fenerbahçe savunma ve orta sahada, Beşiktaş ise forvet
hattında daha güçlü görünüyor.
Haydi maça maça...
Hava güzel, bayram sevinci ayrı güzellik, yani Olimpiyat Stadı'na gidip derbiyi izlemek için her şey uygun. Beşiktaşlılar bu fırsatı değerlendirip Kartal'ın gücüne nasıl güç kattıklarını Pazar günü dostadüşmana göstermeliler. Pazar günü en az 50-55 bin Kartal yürekli o tribünlerde olmazsa ben şaşırırım. Şenol hoca ve futbolcular ise üzülür ve şok yaşarlar. Taraftar, bu şoku yaşatmak yerine coşkuyu yaşatmalı ve tribündeki yerini almalıdır.
Pereira uyarılmalı!
Fenerbahçe Teknik Direktörü Pereira ateşli bir teknik adam, zaman zaman heyecanını yenemediği de oluyor. Yunanistan'da tribünlere yani binlerce kişiye gider yapması hala hafızalarda.
Portekizli teknik adam bu konuda kesinlikle uyarılmalı, Türkiye'yi Yunanistan'la asla karıştırmaması gerektiği kendisine hatırlatılmalı.