Yeniden yapılanırken
- Turgay Demir Yazıları
- 06 Temmuz 2012, 00:25:45
Milyonlarca Beşiktaşlı yeni sezonu tedirgin bir şekilde bekliyor bunu iyi biliyorum.
Bu nedenle amacım burada onların gözü, kulağı olmak. Başta yeni transferler olmak üzere her oyuncuyu mercek altına alıp gözlemlerimi sizlerle paylaşarak sezon öncesi her türlü merakınızı gidermeyi görev gördüğümü bilin. Zaten bu kampa geliş sebebim bu; Beşiktaşlılar'a tüm gelişmeleri, tüm ayrıntılarıyla anlatmak, yeni takımı analiz etmek.
Ropörtajlarla hakkında daha derin bilgiler sunacağımız oyuncular olacağı kuşkusuz ama en önemlisi antrenman temposu, Samet hocanın takım üzerindeki etkisi, oyuncuların birbirleriyle diyalogları, takım olma yolunda önemli adımların atılıp atılmaması benim en çok dikkat edeceğim konular.
Takım dün geldi ve bugün ilk çalışmasını yapacak. O nedenle ilk gün için size biraz bu bölgeden bahsetmek istiyorum.
Klagenfurt 2008'de bazı grup maçlarının da oynandığı bir şehir. Takımın kamp yaptığı Bad Kleinkırchheim kasabası da harika bir yer.
Etrafı dağlarla çevrili yemyeşil bir vadi.
Bu dönemde bazı festivallere evsahipliği yaptığı da biliniyor.
Bunlardan biri Beşiktaş'ın kamp dönemine denk geleceği için o günlerde foto muhabiri arkadaşlarım sizlere çok daha renkli görüntüler geçme şansı bulacaklardır.
Takım için de bir değişiklik olacağı kesin.
Sonuç olarak sakin, huzurlu bir bölgede yeniden yapılanmaya çalışan Kara Kartal'ı gözlemlemeye başladık. O nedenle Beşiktaşlılar bizi iyi takip etsin.
Bu kampta ne yaşanırsa ertesi gün tüm gerçekliğiyle Fotomaç'ta
Artık yürek ister
Mahkeme kararını verdi ve ceza alanlar belli oldu. Bu nedenle hiçbir şey yok diye masal anlatan şike bülbülleri kekeme olmuş durumda. Yargıtay da bu cezaları onarsa o taktirde şike bülbüllerinin dillerinin tutulacağı kesin. 3 Temmuz'da Allah'a şükretmiştim Türkiye'nin böyle bir temizlik operasyonuna ihtiyacı vardı. Her ne kadar TFF gerçekleri halının altına süpürmeye çalışsa da mahkeme kararlarıyla şapkalar düştü. Bu noktada benim için önemli olan şudur; artık kimse şaibeli işlere bulaşamaz, sahaya elini ve "dilini" uzatamaz. Topa uzanan ellerin kesildiği aşikar. Artık yürek ister.
FEDAkarlık zamanı!
Beşiktaş henüz stat konusunu çözemediği için en çok paraya ihtiyacı olduğu bugünlerde kombine satışlarına dahi başlayamadı. Bu noktada taraftarın desteğine ihtiyaç büyük. Fenerbahçeliler'in böyle bir günde Fenerium'a nasıl akın ettikleri malum, şimdi sıra Beşiktaşlılar'da. Bir Feda t-sihrt'ü almakla iş bitmez. Gerçek FEDAkarlık şart.
Aslan Orman'da kayıp!
Galatasaray Arena'yı Beşiktaş'la paylaşmak istemiyor. Profesyonel yarış anlamında bakınca bu onların en doğal hakkı. Rakiplerine maddi manevi destek vermek istemiyorlar. Her ne kadar Beşiktaş zamanında onlara vermiş olsa da. Öte yandan bu kulüpler birbirlerinin külüne muhtaçtır. Fakat 100 yıldır bunu anlayabilen çok az yöneticileri olmuştur. İstisnalar hariç yöneticilerin genel mantığı "komşunun evi yansa da ben de yumurtamı pişirsem" mealindedir. Bugün yangın Kartal Orman'ında. Ancak yarın Aslan Yuvası'na sıçrarsa bazıları o gün çalacak kapı dahi bulamayacaklarını bilseler iyi olur.
Q7, koş yoksa düşersin!
Samet hoca ve yönetim Q7 konusunda sert bir tavır takındılar. Oysa Portekizli'yi taraftarın ne kadar çok sevdiğini onlar da biliyorlar. Peki bile bile neden lades diyorlar? Bence lades dedikleri falan yok. Takım oyuncusu olmayan Quaresma ya iyi bir teklif alıp gidecek ya da vazgeçilmez olmadığını kabul edip burnu sürtmüş olarak kadroya dahil olacak. Kararı da Samet hoca değil Q7 kendi verecek. Eli belinde dolaşarak bu takıma girmesi imkansız. Koşmaya hazırsa forması da hazır olacaktır. En azından ben böyle düşünüyorum.
Orman'ın heyecanı
Bilmiyorum kaç başkan yapar bunu ama Fikret Orman kulübe faydalı olmaya çalışan taraftar gruplarına destek veriyor. Avcılar Beşiktaşlılar Derneği yaptığı çalışmalarla kulüpten almaya değil, vermeye çalışanların başında geliyor. Başkan da üç gün önce yaptığı ziyaretle bu çalışkan Kartallar'a destek verdi. Bir de projesini anlattı Orman. Eğer uygun arazi (5-6 dönüm) bulabilirse Avcılar, Beylikdüzü bölgesine bir sosyal tesis yapmak istiyor. Beşiktaş markasıyla bölgesini güçlendirmek isteyen belediye başkanlarının dikkatine...
Avrupalı Çakır
Cüneyt Çakır Avrupa'nın en iyi hakemlerinden biri, ama bizim ligin en eyyamcıları arasında yazık ki! Avrupa'da ertesi gün yazılacakları düşünmeden maç yönetiyor Çakır. O nedenle başarılı. Burada ise kafasında bin bir korku dolaşıyor muhtemelen. Messi'ye hiç düşünmeden kart gösterebilen Cüneyt kardeşimin, Alex, Emre ya da Melo karşısında aynı şeyi yapamaması bizim tezimizin kanıtıdır. Hakem adalet dağıtır ve bunun Avrupa'sı Türkiye'si olmaz. Çakır bunu anladığı dahada büyüyecektir.
Yolun açık ola EGE
Egemen maddi anlamda kafasına yatan bir çözüm bulamayınca Beşiktaş'la bağlarını kopardı. Hiç kimse bu konuda onu suçlayamaz. Öbür taraftan Egemen'i seven bir ağabeyi olarak onun adına üzüldüm. Bu kadar sık takım değiştiren bir oyuncu hiçbir kulübe mal olamaz. Bunun ne kadar önemli olduğunu ise ancak futbolu bırakınca anlayabilir, şimdi değil.