Portekiz'i yenip kaybolan gençler

Yıl 2003... Portekiz'in bir köyünde bizim Vahap Hacıoğlu'yla Ümit Milli maçını izliyoruz. Karşımızdaki takım geleceğin yıldızı olmaya aday birçok ismi kadrosunda barındıran Portekiz Ümit Millileri. Moreira, Neves, Alves, Costa, Bosingwa, Quaresma, Tiago, Postiga, Viana, Ronaldo... Bizimkiler; Recep, Fatih Sonkaya, Serkan, Servet, İbrahim Toraman, Uğur İnceman, Kemal Aslan, Hüseyin Kartal, Selçuk Şahin, Halil ve Hamit Altıntop, Sabri, Sinan Kaloğlu, Suat Usta. Biz o gün, hem de deplasmanda bu Portekiz'i 2-1 yendik. Peki ya sonra? Bizim ümitler ne hale geldi? Recep nerede? Fatih Sonkaya neden kayboldu?.. Uğur İnceman kendini ne kadar aşabildi? Ya Kemal Aslan?.. Çok büyük yıldız olacak dediğimiz Hüseyin Kartal?.. Sinan Kaloğlu, Suat Usta… Neredeler?
Çıkış, doğru cevapta
Servet, Toraman, Serkan Balcı, Selçuk Şahin, Sabri, Halil ve Hamit Altıntop o gün Portekiz'i devirip de bugün hâlâ piyasada ön sırada olanlar. Peki o gelecek vadeden gençlerden Hamit dışındaAvrupa sahalarında boy gösterebilen oldu mu? Hayır, yazık ki olmadı. Bir de Portekiz'e bakalım. O takımdan Ronaldo bir dünya yıldızı oldu. Quaresma dünya devlerini dolaştı. Alves, Bosingwa, Viana, kaleci Moreira Avrupa futbolunda kendilerine göre önemli kariyerler yaptılar. Aynı dönemin futbolcularından birileri çizgi ötesine geçerken, bizimkiler neden hep bir yerlerde takılıp kalıyorlar. Bence şu Hırvatistan maçı sonrası bunları düşünmenin tam da sırasıdır. Burada doğru soruları sorup, doğru cevapları bulabilirsek Hırvatistan'a elensek dahi kendimizi yenmiş oluruz ki bu da çok önemli bir adım olur.