Beşiktaş’ta neler oluyor?

İki hafta önce gazetem Fotomaç'taki köşemde Beşiktaş'ın pozitif futbolunu överken, takımdaki savunma problemlerine dikkat çekmiştim.
Ve yazıma futbolun altın kuralını eklemiştim: İyi hücum maç kazandırır ama iyi savunma şampiyon yapar!
Önce Başakşehir yenilgisi ardından da İstanbulspor beraberliği sonrası Beşiktaş demoralize oldu.
Tabii burada takım içinde neler yaşandığını konusunda kulağımıza birçok bilgi geliyor.
Bunları Beşiktaş'ın ali menfaatleri doğrultusunda açıklamayı doğru bulmuyorum ama eğri oturup doğru konuşmak gerekirse son dönemde gereksiz krizler Beşiktaş'ın önüne engel oldu.
Mesela Ersin'in ilk 11 dışı kalması yönetimden mi çıktı, teknik kadrodan mı çıktı bilmiyorum ama takım zarar gördü.
Ersin'in sıkıntısına, savunmada yaşanan dağınıklık da eklenince Beşiktaş zirve yarışında 5 puan kaybetti. Kayıp 5 puanın telafisi var elbette ama Weghorst'un golünün ardından Masuaku'nun gol sevincine katılmamasının telafisi olmaz, olamaz! Weghorst'un gidip onu motive etme gayreti kafalarda soru işareti bıraktı. Neler oluyor böyle!
Nerede Türk hoca?
Yine başa dönüyorum, takım iyi giderken futbola 45 yılını veren Sinan Ağabey'iniz, İsmael'in yanında Türk yardımcı teknik adam olmamasının sıkıntılara neden olabileceğini yazmıştı.
Maalesef kulübede Türk futbolunu bilen hocanın olmaması büyük handikap... Gerçek şu ki; Beşiktaş kaliteli futbolculardan kurulu iyi bir takım. Ancak takım içindeki dinamiklerin iyi yönetilmesi şart.
Oyuncularınız iyi hatta süper olabilir ama önemli olan takım olabilmektir.
Böyle hamle olmaz!
Ersin, Beşiktaş'ın evladıdır.
Avrupa'ya gitmek istemesi onun tercihidir. O da ayrılırken Beşiktaş kazansın ister. Eğer Ersin formsuzsa kaleye Mert Günok da geçebilir. Buna Ersin'in itirazı olmaz ama takım içindeki krizin bazen çözümü çok zor oluyor. Sergen Yalçın döneminde kazanılan şampiyonluğun en önemli oyuncularından biridir Ersin. Tıpkı sosyal medyada linç edilen Necip gibi... Öz kaynak düzeninden çıkmış bir oyuncuya sahip çıkmak her Beşiktaşlının görevi olmalı.
Bu derbi başka derbi Beşiktaş yönetimsel ve teknik anlamda Fenerbahçe derbisine çok güçlü girmelidir. Burada moral ve motivasyonun yüksek olması şarttır. Valerien İsmael son iki haftada alınan kötü sonuçlar sonrası çok tartışılıyor. Futbolun doğasında eleştirmek de vardır ama Beşiktaş'ın başındaki teknik adamın geldiği ilk günden bu yana tartışılması takıma zarar verir. Beşiktaşlı bu algı oyunlarına gelmemeli.
Tam destek şart Milli takım arasının Beşiktaş'a ilaç gibi geleceğine inanıyorum.
Gün; yönetime, teknik kadroya ve futbolculara tam destek olma günüdür. Beşiktaş, gelecek hafta sonu oynanacak Fenerbahçe derbisine güçlü çıkmalıdır.
Kırgınlıklar, eleştiriler bir kenara bırakılıp bu önemli maça odaklanılmalı.
Beşiktaş önemli transferler yaptı. Takımdaki her oyuncu ayrı bir değer ama bu takımın en büyük gücü muhteşem taraftarı... Derbide taraftarın gücü, Beşiktaş'ın en büyük kozu olacaktır