Beşiktaş ve transferler
Transfer dönemi başladı...
Başladı ama hemen hemen tüm kulüpler borç batağında olduğu için son yılların en sönük transfer dönemini yaşıyoruz..
Beşiktaş için birçok transfer iddiası var. Buna karşı değilim ama Beşiktaş öncelikle öz kaynaklarına odaklanıp genç ve yetenekli gençleri kadrosuna katmalı.
Mesela Karius'un takımda kalıp kalmayacağı belli değil...
Alman file bekçisi kalsa bile iyi bir yedek kalecinin transfer edilmesi gündemde. Beşiktaş'a transferinde büyük rol oynadığım Utku Yuvakuran'ın artık yavaş yavaş forma giymesi gerektiğini düşünüyorum.
Bir takımda tutan ve atanın iyi olması, elbette çok önemli...
Forvette Burak Yılmaz devre arasında takıma katılmasına rağmen siyah-beyazlı takıma çok büyük güç verdi. Güven Yalçın performansıyla zaman zaman başarılı olurken gelecek için güzel sinyaller veriyor. Ama bir de forvette transfer sihirbazlarının takıma kattıkları Larin diye bir futbolcu var. Bu futbolcu satsan satılmaz, kadroya koysan oynatılmaz!
Bence Abdullah Avcı bu mevkiiye Beşiktaş altyapısında yer alan 2001 doğumlu Oğuzhan Akgün'ü monte edebilir. Oğuzhan çok kısa zamanda Feyyaz Uçar patlaması yapabilir. Utku ve Oğuzhan yılın transferleri olabilir.
Beşiktaş artık gerçeklerle yüzleşmek zorundadır.
Kulübün borcu 3 milyar TL'ye yaklaştı.
Bu aşamada Beşiktaş'ın genç ve yetenekli isimlere yönelmesi gerekir. Bakın geçen sezon sessiz sedasız, bedavaya transfer edilen Dorukhan Toköz, siyah-beyazlı takımın en değerli oyuncusu olma yolunda.
Beşiktaş'ın Larin, Mitrovic, Roco transferleri gibi artık parayı sokağa atma lüksü yok. Hele hele menajerlere akıtılan paralara ''pes'' diyorum.
Dünyanın en yetenekli gençleri Türkiye'de... Ve bu gençlerin en büyük hayali Beşiktaş gibi büyük kulüpte forma giymek...
Abdullah Avcı'nın Beşiktaş'ın geleceği için önemli adımlar atacağına inanıyorum.
Avcı, Beşiktaş'ın özkaynak düzenini harekete geçirip geleceğin takımını kurmalı. Uyarıyorum modası geçmiş yabancılar transfer edilirse Beşiktaş için karanlık yıllar başlar. Umarım bu kritik dönemde doğru adımlar atılır.
BJK TV KAPANIRKEN...
Beşiktaş'ta 5 aydır maaşlar alınmıyor. Önceki gün Beşiktaş yönetimi BJK TV'yi kapama kararı aldı. Kanalın 40 çalışanı işsiz kalırken, inanın içim cız etti. İster istemez ''Böyle mi olmalıydı?'' diye düşündüm.
Beşiktaş'ın bugün Türkiye sınırlarını da aşan 30 milyonu aşkın taraftarı var. Dünyada bir o kadar da sempatizmanı var. Bugün BJK TV doğru, tarafsız, bir başka deyişle birilerinin oyuncağı olmasa Beşiktaş camiası bu kanala sahip çıkardı.
Yöneticilerin reklam aracı olarak kullandığı bir kanalı kim izler ki?
Zaten başkan Fikret Orman ''BJK TV'yi ben bile izlemiyorum'' diye açıklama yaptı.
BJK TV'ye sahip çıkamayan yönetimin ''Çin'e açılıyoruz'' söylemlerinin ciddiyeti de sanırım artık anlaşılmıştır.
Beşiktaş camiasında üç maymunu oynayanlar; ne pahasına olursa olsun yönetimi ibra edenler;
BJK Koleji'nin ardından BJK TV'ye kilit vuranlara ses etmeyenlere sitemim... Tarih sizi de yazacak!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.