Sinan Vardar

Sinan Vardar

17 Nisan 2017 | Pazartesi

Beşiktaş rakipsiz

Beşiktaş tartışmasız Türkiye'nin en iyi takımı... Çok büyük ihtimalle de bu sezon şampiyonluk ipini göğüsleyecek. Ancak Beşiktaş için en iyi olmak yetmiyor! Ülke futbol ligimizde Beşiktaş'ı zorlayacak bir ekibin olmaması aslında Beşiktaş'a da zarar veriyor.
Maalesef, Türkiye'de çoğu zaman kendi kendimizi kandırıyoruz.
Süper Lig'de futbol kalitesi yerlerde.
Türkiye'de topun sahada oynanma süresi yaklaşık 30, taş çatlasın 40 dakika arasında.
Fransa'da ise bu rakam 60 dakikaya yaklaşıyor. Hakemlerimiz oyunun akışını durduracak düdükler çalıyor, futbolcular da çoğu zaman sakatlık numarasıyla oyunu soğutuyorlar.
Türkiye'de topun sahada kalma süresi kısa olmasa Beşiktaş çok büyük ihtimalle Lyon maçının son 20 dakikasında bu kadar zorlanmazdı. Beşiktaşlı futbolcular maçın son anlarında fizik olarak o kadar yıprandılar ki inanılmayacak hataları ardı ardına yaptılar. Böylesine tecrübeli oyuncuların böyle basit hata yapmalarının en büyük nedeni 'fiziki ve mental zorlanma nedeniyle beyin ile ayaklar arasındaki bağlantının kesilmesi' olarak nitelendirilebilir.
Maalesef ülkemizde altyapı da büyük sorun. Bakın Lyon'un kadro yaş ortalaması sadece 24... Yaklaşık 30 milyon euro piyasa değerindeki 25 yaşındaki Alexandre Lacazette ve 22 yaşındaki Corentin Tolisso, Lyon'un altyapısından çıkıp dünyaca büyük yıldız konumuna gelebiliyor. Türkiye'deki kulüpler ise modası geçmiş yabancılara çok büyük rakamlar ödüyor. Ve ortada kalitesizlik, vizyonsuzluk ve gelecek günlerde kulüplerin batışına neden olacak çok büyük borç var. "Sezon başında Başakşehir ligde şampiyonluk kovalayacak" desem hepimiz "Yok artık" derdik ama doğru planlamayla Başakşehir bugün zirveye ortak olabiliyor.
Beşiktaş bu kötü futbol ortamında Türkiye'yi Avrupa'da çok da başarılı temsil ediyor.
Ama bu yetmiyor. Geçtiğimiz hafta oynanan Trabzonspor-Beşiktaş maçını öve öve bitiremiyoruz çünkü Süper Lig'de böyle bir mücadele sezonda bir elin parmağını geçmiyor. Beşiktaş ile Trabzon arasındaki maçların sayısı yükselmeli ki; takımlarımız Avrupa arenasında güçlü rakiplerle başa baş oynasın.

Ben tura inanıyorum
Lyon maçının etkisi hala üzerimde...
Bu maç öncesi "2-1 Lyon'un galibiyeti" deseler "Hiç de kötü bir sonuç değil" diyebilirdik.
Ama son dakikalarda yenilen inanılmaz goller hepimizi derinden yaraladı, uykularımız kaçtı.
Yaklaşık 1.5 dakikada gelen iki gol... İkisi de olmayan pozisyonlardan yenilen hatalı goller. Diyecek söz bulamıyorum. Hele Fabri'ye...
Peki şimdi Beşiktaş ne yapmalı?
Beşiktaş ne yaparsa turu geçer? Öncelikle Beşiktaş'ın perşembe günü İstanbul'da oynanacak mücadelede çok sakin olması gerekir. Sadece futbolcular değil, yöneticisinden taraftarına, masöründen malzemecisine kadar bu maçın kazanılacağına inanmalı.
Ben, usta teknik adam Şenol Güneş'in Lyon maçına takımı en iyi şekilde motive edeceğine inanıyorum.
Beşiktaş, muhteşem taraftarının desteğiyle bu Lyon'u eler. Yeter ki enseyi karartmayalım. Bu takıma inanıyorum arkadaş. Tekrar ediyorum; ve tüm kalbimle bir kez daha söylüyorum;
Beşiktaş, Stockholm'de olacak.

Müstakbel UEFA Başkanı'na
Lyon'lu taraftarların maç öncesi sahaya girmesi tam bir rezaletti.
Fransızların amaçları belli; yaptıkları tiyatroyla Beşiktaş'ı ve Türkiye'yi zor durumda bırakmak.
Her yerde UEFA'daki seçim başarısını üstlenen Yıldırım Demirören'in bu Fransız orta oyununa karşı ne yapacağını çok ama çok merak ediyorum.
Zira zora geldi mi kesin işi çıkar müstakbel UEFA başkanının!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor