Gel de açıkla!

Gençlerbirliği-Beşiktaş maçı Quaresma'nın trivelalarıyla başladı.
Trivela,Tosic'in kendi kalesine attığı gol, tutuk görüntü çizen bir etkisiz bir orta saha derken Beşiktaş için ilk 45 dakika uçup gitti. Dün Tosic, Beck, Olcay da gününde olmayınca takım özellikle ilk devrede ritmini bulamadı.
Necip Uysal'sız olmuyor İkinci
devreye 1-0 yenik başlayan Beşiktaş'ta teknik direktör Şenol Güneş, Quaresma'yı çıkarıp Necip'i, Olcay'ın yerine de Cenk Tosun'u sahaya sürünce bambaşka bir Beşiktaş izledik.
Orta saha Necip'le toparlanınca mücadelenin ikinci yarısı Beşiktaş forveti ile Gençlerbirliği kalecisi Johannes Hopf arasında geçti. Yine kaçan sayısız fırsat ve sonuçta Beşiktaş Ankara'da 2 puan bıraktı.
Hakkını verelim; alkışlarım sahanın yıldızı Johannes Hopf'aydı.

Kaçan puanlara yazık oldu
Beşiktaş, rakibine karşı yüzde 70 oranında topla oynadı. Ne kadar güzel bir istatistik gibi gözükse de maçın sonucu beraberlik...
Gerçek olan şu; futbolun adaleti yok.
Beşiktaş'ın pozisyon bile vermediği bir maçı istatistiklerle anlatamayız.
Gel de açıkla kayıp iki puanı!
Hakem Fırat Aydınus'u çok beğendim.
Gerçekten zor maçta başarılı bir yönetim gösterdi.
Beşiktaş Ankara'ya geliyor ve tribünlerde sadece 7 bin seyirci var. İnanılacak gibi değil... Türkiye'de hemen hemen tüm maçlar boş tribünlere oynanıyor.
Türk Futbolu nereye gidiyor?
Gerçekten çok yazık!