Tarihi final
Mostafa Mohamed geç de olsa on birde yer buldu ve gollerini attı. Hep söyledim; "Galatasaray'ın birinci golcüsü Mohamed" diye ama onu esasen Marsilya'da sahada bekliyordum. İki deneyimli isim; Feghouli ve Babel de aynı anda sahadaydı. Bu tercihler sadece bir rotasyon tezahürü değildi sanki. Fatih Hoca bu üçlüye "lig sonuncusuyla oynayacağımız bu maçı kazandırın da birlikte temiz bir sayfa açalım" diyordu adeta. Rize'nin Fin golcüsü Joel'in iki golüyle 2-1 yenik duruma düşülmesiyle bir anda sarı kırmızıların psikolojisi darmadağın oldu. Misal; "top çıktı, çıkmadı" itirazından sarı kart gören Muslera, yine vahim bir hataya imza atarak, topa sinirle vurduğunda neredeyse ikinci sarı karttan atılıyordu. Uruguaylı için -çok geç olmadanprofesyonel destek şart bence. Onun bile kredisi "sınırsız" değil artık. Taylan ile Berkan'ın Marsilya'da birlikte oynamaları ne kadar doğruysa, Rize'de oynamaları o denli yanlıştı. İlk yarı rakibin kaleyi tutan iki şutu ve iki de golü vardı. Ev sahibinin ikinci golünden önce Berkan'a yapılan faulün es geçildiğini düşünüyorum. Sarı kırmızılılar, lig sonuncusu ile oynarken, hakemler baskı altındayken ve iki takımın arası bu denli gerginken, işi VAR'a, hakemin inisiyatifine bırakmayacak bir performans sergileyebilmeliydi. Avrupa yorgunluğu, rotasyon, yağmur, hakem vb bahaneler şu kadronun arkasına sığınılamayacak kadar küçük detaylar. 46'ncı dakikada Ömer ve Halil girip, Van Aanholt ve Taylan çıkınca formasyon 4-2-4'e döndü. Galatasaray titreyip kendine gelmişti. Çok net pozisyonlar aradı ardına kaçarken, son dakikalar maçı izleyen herkes için büyük gerilime sahne oldu. Hele hele; Berkan'ın kırmızı kart gördüğü pozisyonda Boldrin penaltıyı auta atmasının ardından kalan dakikalarda maç tüm ülkeye büyük gerilim pompaladı. Son saniyede galibiyete çok yaklaşan Rize yıllarca tartışılacak bir golle Galatasaray'a boyun eğdi. Maçın finali futbol tarihimizin en şok finallerinden birine sahne oldu. Öyle ki; yıllarca konuşulacak.
YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
TÜM YAZILARI