Zonk, Yonk ve Donk

Ndiaye'nin yaptığını profesyonel bir futbolcuya yakıştıramadım.
Kritik bir haftada takım arkadaşlarını yalnız bırakmakla kalmadı, Galatasaray'ın pazarlık gücünü de zayıflattı. Yolu açık olsun.
Bahsi geçen bonservis bedeli Galatasaray'a kan yapar ama şu an için kadroda"orta sahada iki yönlü oyuncu'' boşluğunu doldurabilecek birisi ulunmadığını da kabul etmeliyiz.
Fernando sakat ve Ndiaye kafası karışıkken, eldeki en iyi orta saha bence;
Donk. Bu tespitimden çıkacak tek sonuçsa, Galatasaray'ın, Fernando hariç, hayli kötü bir orta sahası olduğudur.
İyileşip takıma döndüğünde, Fernando'nun yanında, Yonk(!), Zonk(!), Donk üçlüsünden hangisi oynar bilemem ama bu orta alan grubuyla şampiyonluk umudu hayli zayıflayacaktır.
Keza; Donk, Selçuk ve Tolga'dan herhangi ikisinin orta sahasında oynadığı bir takım, tek kelimeyle; VASATTIR.
Feghouli'nin kanada kaydırılıp, Yasin ve Selçuk'un yedek soyundurulduğu, Belhanda'lı bir ilk 11 daha olabilirdi sanki. Latovlevici'ye gösterilen tribün tepkisi anlamsız, şaka maka takımdaki en alternatifsiz oyuncu konumunda.
?Fernando acil dönmeli
Linnes, ondan iyiyse bile, ne kadar iyi Allah aşkına? Stoperde Serdar ya da Denayer, bekte Lato ya da Linnes...
Galatasaray'ın çok daha ciddi yapısal problemleri var.
Sahanın Selçuk'la birlikte belki de en kötüsü olan Feghouli'nin golü ilk yarıdaki sıkıntıları ört bas ederek soyunma odasına gidildi.
Yasin, 30. dakikadan sonra açılınca, yerini Belhanda'ya bırakmak Selçuk'a nasip(!) oldu. Böylelikle Tolga ve önünde Belhanda-Feghouli ikilisi gibi ilginç bir kurguyla tanışmış olduk.
Fakat maç, neredeyse "denk güçlerin mücadelesi'' şekline evrilmişti artık. Bu dakikalarda, Galatasaray'ın orta sahası hayli şeffaftı doğrusu.
Osmanlı muazzam pozisyonları adeta bozuk para gibi harcadı. Maçın sonlarına doğru bu kez Galatasaray net pozisyonlar bulan taraftı.
Kulübün mevcut durumunu düşününce Galatasaraylılar'a yapacak tek şey kalıyor; Fernando bir an önce takıma dönsün diye dua etmek.