Sayı tuşu
- Serkan Korkmaz Yazıları
- 02 Mayıs 2017, 00:29:11, Güncelleme: 02 Mayıs 2017, 00:39:35
Galatasaray ligin en zayıf ve kötü takımlarından birini rahat yendi.
Fakat bu galibiyeti küçümsemek hata olur. Yakın zamanda, Beşiktaş'ın Adana, Fenerbahçe'nin ise Çaykur Rize karşısında (hem de kendi sahalarında) ne kadar zorlandığı unutulmasın.
Dün akşamki maçla artık herkes emin oldu ki; Bruma, en az 25 milyon euro bedelle satılmadıkça elde tutulmalı.
Özbek yönetimi taraftarın hışmından bir nebze olsun kurtulmak için bunu yapmak zorunda. 10 milyon euro veya civarı bedelle gerçekleşecek bir satış, taraftar nezdinde 'ihanet' olarak adlandırılabilir.
Kaldı ki; ancak son bir yıldır vites büyüten Bruma için, şu ana kadar 15 milyon euro'dan fazla bir meblağ kulüp kasasından çıkmışken, taraftarın haksız olduğunu söyleyebilmek mümkün değil.
Bursa-Galatasaray maçında futbol tarihinde bir ilke imza atılmış olabilir; iki takım taraftarı aynı anda "yönetim istifa'' diye bağırırken yakalandı efekt mikrofonlarına. Galatasaray'ın dün akşamki performansı ışığında, geriye dönüp bakınca, sakat olmadıkları takdirde, Hakan Balta, Sabri ve Tolga'nın her maçta ilk 11 çıkmış olması gerekirdi diyor insan.
Şanslı Özkahya!
Ahmet Çalık, Hakan Balta gibi deneyimli ve usta bir ismin yanında daha sağlıklı bir şekilde gelişecektir kuşku yok.
Bu ikili ve Tolga-Selçuk ikilisinde ısrar edilmeli. Skorbordda fark giderek büyürken, Tudor'un Selçuk ve Tolga'yı oyundan alıp, Josue ve De Jong'u sahaya sürmesi, İtalyan futbol kültüründen edindiği bir zarif refleks diye düşünüyorum.
İtalyanlar rakiplerini çok farklı yenmeyi marifet saymaz, hatta ayıplar. Bu yüzden Çizme'de, bir maçta 6-7 gol atan takım sayısı diğer coğrafyalara oranla azdır.
Yazık; Galatasaray, bu sezonun genelinde, Bursa'daki takım, anlayış ve hırsla oynamış olsa, şu an şampiyonluk adayıydı.
Bursaspor içinse sanırım sözün bittiği yerdeyiz. En çok Harun'a üzüldüm.
Laf kalabalığına gerek yok; hem yönetim, hem de teknik heyet bu şekilde devam edemez.
Maçın ilk yarısında Galatasaray lehine bir penaltıyı, Bursaspor'a gösterilecek bir kırmızı kartı (Faty) VEREMEYEN Halis Özkahya'ya, Galatasaray rahat kazandığı için ''ŞANSLI'' demekle yetineyim.
Fakat bu galibiyeti küçümsemek hata olur. Yakın zamanda, Beşiktaş'ın Adana, Fenerbahçe'nin ise Çaykur Rize karşısında (hem de kendi sahalarında) ne kadar zorlandığı unutulmasın.
Dün akşamki maçla artık herkes emin oldu ki; Bruma, en az 25 milyon euro bedelle satılmadıkça elde tutulmalı.
Özbek yönetimi taraftarın hışmından bir nebze olsun kurtulmak için bunu yapmak zorunda. 10 milyon euro veya civarı bedelle gerçekleşecek bir satış, taraftar nezdinde 'ihanet' olarak adlandırılabilir.
Kaldı ki; ancak son bir yıldır vites büyüten Bruma için, şu ana kadar 15 milyon euro'dan fazla bir meblağ kulüp kasasından çıkmışken, taraftarın haksız olduğunu söyleyebilmek mümkün değil.
Bursa-Galatasaray maçında futbol tarihinde bir ilke imza atılmış olabilir; iki takım taraftarı aynı anda "yönetim istifa'' diye bağırırken yakalandı efekt mikrofonlarına. Galatasaray'ın dün akşamki performansı ışığında, geriye dönüp bakınca, sakat olmadıkları takdirde, Hakan Balta, Sabri ve Tolga'nın her maçta ilk 11 çıkmış olması gerekirdi diyor insan.
Şanslı Özkahya!
Ahmet Çalık, Hakan Balta gibi deneyimli ve usta bir ismin yanında daha sağlıklı bir şekilde gelişecektir kuşku yok.
Bu ikili ve Tolga-Selçuk ikilisinde ısrar edilmeli. Skorbordda fark giderek büyürken, Tudor'un Selçuk ve Tolga'yı oyundan alıp, Josue ve De Jong'u sahaya sürmesi, İtalyan futbol kültüründen edindiği bir zarif refleks diye düşünüyorum.
İtalyanlar rakiplerini çok farklı yenmeyi marifet saymaz, hatta ayıplar. Bu yüzden Çizme'de, bir maçta 6-7 gol atan takım sayısı diğer coğrafyalara oranla azdır.
Yazık; Galatasaray, bu sezonun genelinde, Bursa'daki takım, anlayış ve hırsla oynamış olsa, şu an şampiyonluk adayıydı.
Bursaspor içinse sanırım sözün bittiği yerdeyiz. En çok Harun'a üzüldüm.
Laf kalabalığına gerek yok; hem yönetim, hem de teknik heyet bu şekilde devam edemez.
Maçın ilk yarısında Galatasaray lehine bir penaltıyı, Bursaspor'a gösterilecek bir kırmızı kartı (Faty) VEREMEYEN Halis Özkahya'ya, Galatasaray rahat kazandığı için ''ŞANSLI'' demekle yetineyim.