Koalisyonun çöküşü
- Serkan Korkmaz Yazıları
- 24 Nisan 2017, 01:08:06
Sonuç olarak; Sneijder, Podolski, Sabri, Tolga, Carole'lü bir takım çıktı sahaya. Belli ki; pek çok futbolcu, yönetim ve teknik heyetin geleceğini etkileyecek maç öncesi, Florya'da bir çıkar birliği kurulmuş. Açık konuşmak gerekirse de, ligin en maliyetli iki takımının oynadığı maçın büyük bölümünü üstün götürmeyi başardı bu koalisyon.
F.Bahçe beraberliğe razı gibiydi.
Belli ki; lig ikinciliğini bile uçuk bir hedef olarak görüp, çıtayı "G.Saray'a yenilmemek" noktasına indirmişler.
Maçın son bölümüne kadar Advocaat ve takımının mottosu bence buydu.
Artık Trabzon'u düşünsün
Tudor'un Rodrigues-Bruma değişikliğini, tribündeki G.Saraylılar'dan farklı düşünerek, çıkan isimden dolayı değil, giren isimden dolayı yargıladım.
Bu denli korner fırsatının doğduğu bir maçta, Podolski'nin, Kjaer ile Skertel arasındaki eriyişi de dikkate alınarak, sahaya sürülmesi gereken oyuncunun Eren olması gerekirdi.
Tudor, G.Saray'ın elindeki tek gerçek santrforu sahaya sürmek için 80'i bekledi. Tolga ve Sabri, iade-i itibar gibi buldukları formayı hak ettiklerinin ispatlarcasına oynadılar.
Oyuna, Volkan'ın arkasındaki taraftar grubundan atılan cisimlerle yapılan müdahale utanç vericiydi.
Fırat Aydınus'un oyuna tempo ve keyif katma kaygısından çok, ''ne şiş yansın, ne kebap'' modunda maç yönetmesi de tatsızdı. Berabere bitecek maçın sonunda gelen golle kazanan Fenerbahçe şanslıydı.
Tudor artık yukarıyı değil de hemen ardındaki Trabzonspor'u düşünsün.