Bu G.Saray’la bu sistem olmaz

Galatasaray, futbolcuya dayalı sistemden çok çekti. Üç kupayla tamamlanan Hamza Hamzaoğlu dönemi aslında yanlış giden pek çok şeyin üzerini örttü. Todor gibi prensip sahibi bir hoca gelince yıllardır hüküm süren futbolcu hegomenyası zora girdi.
Tudor'un kafasında bir sistem var.
Ama genç teknik adamın unuttuğu şey var. O da bu sistemi futbolcularla hayata geçirebilmek zorunda olduğu.
O yüzden sayın Tudor'un "Galatasaray bu futbolcularla bu sistemi oynayabilir mi?" sorusunu her gün kendisine sorması gerekiyor. Benim kanaatim; 'oynayamaz!' Eldeki futbolcularla tıpktı dün akşam olduğu gibi önce "Yemeyeyim, belki atarım" şeklinde bir tezahür ortaya çıkıyor.
Oysa ki Galatasaray'ın lig şampiyonluğundaki iddiasını sürdürebilmesi için çok daha fazlasına ihtiyacı vardı.
Galatasaray yönetimi ve Tudor, "Bu sezon nasıl olsa Avrupa kupalarına katılma hakkını biz alırız. Şampiyonluk zaten imkansız" diye düşünüyorlarsa belki de bu düşünceye de saygı duymak lazım!
Ama benim kanaatim artık Galatasaray dün akşamki sonuçla bu sezonun şampiyonluk adayı değildir. Bunun da tek sebebi Tudor'un bu sistemi oturtmaktaki ısrarıdır.
Trabzon lige keyif kattı
Süper Lig'de dolu tribünler ve güzel zeminde o kadar az maç oluyor ki Trabzon'daki muhteşem arenanın dün akşam sergilediği maç ambiansı Türk futbolu için büyük bir kazançtır.
Ersun Yanal ve talebelerinin performansı 2017' ye damga vurdu ve Trabzonspor lig dördüncüsü F.Bahçe ile puan farkını 3'e indirdi. Bu sonucun bu sezonu çok daha keyifli hale getirdiğini de itiraf etmek lazım.
Galatasaray'ın şampiyonluk yarışından düşse de bundan sonra Başakşehir ve Beşiktaş arasında nefes kesen bir şampiyonluk yarışına tanıklık edeceğiz gibi gözüküyor.
Hafta sonu alınan sonuçların ardından ligin alt sıralarında da işler belli ki iyice karışacak.
Son olarak, "Birkaç yıldır Türk futbol gündemini boşa işgal eden Bruma ismi yerine bundan sonra hep beraber Yusuf Yazıcı'yı konuşalım" diyorum.