Pişmanlık ve peşinat
Sahneye ilk çıktığı günden beri Semih Kaya hakkında yazdıklarım ortada. Özetle; Semih iyi ve düzgün çocuk. Ancak; bir stoper olarak, kalitesi vasatın altında. Galatasaray'daki varlığı, değil ilk onbirde oynamak, rotasyondaki yedek oyuncu olarak dahi hayli tartışmalı.
İddia ediyorum, skoru 1-0'a getiren golde, bu yazıyı okuyan pek çoğunuz ondan daha iyisini yapardınız. Size daha acısını söyleyeyim; az önceki cümleleri yazdığımda takımını 10 kişi bırakmayı henüz başaramamıştı(!). Bir de bu çocuğu Manchester United ile Juventus ile falan yazdılar.
Selçuk İnan ise zaman zaman (Milli Takım dahil) üst düzey performans sergiliyor olsa da G.Saray seviyesinde vasat, -bilemedin- vasatın bir tık üstü bir orta saha oyuncusu. Keza o üst düzey performanslar bir sezonda, çoğu ay yıldızlı formayla olmak üzere en fazla 5-6 kez gözümüzü okşuyor. Yazı bu yönde gelişse de; G.Saray'ın saha içindeki aczini bu iki futbolcuya yıkmak niyetinde değilim.
Tek bir soru yeter
Tek bir soruyla durumu aydınlatabileceğimi sanıyorum. Mustafa Denizli Galatasaray'a neden geldi? Dikkat edin; "neden alındı?" diye sormuyorum. Bir süredir; pişman olduğu bilgisi yayılıyor yakın çevresinden. Kupa maçı sonrası psikolojisinin pek iyi olmadığını bizzat kendisini söyledi. Sportif açıdan bu berbat tabloda emeği geçen aktörlere dair derli toplu bir yorum ve nihai bir fikir ortaya koyabilmemiz için çok önemli bir bilgi eksiğimiz var.
Hoca, Galatasaray'dan ne kadar peşinat aldı? 300 bin TL diyen de var, 2 milyon 500 bin TL diyen de...
Her iki koşulda, deneyimli teknik adam için söylenecek yorumlarımız hayli değişik olur.
Hoca ya da yönetim bu bilgiyi derhal kamuyla paylaşmalı.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.