Duygusallık bitti
- Reha Kapsal Yazıları
- 25 Mart 2022, 01:50:51, Güncelleme: 25 Mart 2022, 06:50:16
Bizim çocuklar diye Dünya Kupası elemelerine yola çıktığımız turnuvada play-off'un güçlü görünen ama performansını yansıtamayan formsuz Portekiz'iyle eşleşmiştik. Milli takım oyuncularımızın bunu kendilerini Türk halkına affettirme maçı olarak görmüş olacaklarını hep hayal etmiştik.
Ama bunun sahaya yansıması istenen seviyenin uzağındaydı.
Kuntz'un maça çıkışı, Portekiz'in gruptan çıkamadığı Sırbistan ve Avrupa Şampiyonası'nda fark yediği Almanya'nın saha içi dizilişi gibi 3-4-2-1 şeklindeydi.
10 grup maçında saha içinde bu formasyonla başlamadık. Buradaki oyuncu yerleşimleri doğru değildi.
Ozan uzun süre oynamadı, Zeki formdan uzaktı, orta sahada 4'lünün sol çizgisinde Berkan vardı.
Bununla beraber Hakan ile Orkun tercihi orta alandaki anlayışımıza uygun değildi. Bu ikilinin bireysel becerileriyle işi çözme niyetimiz kolektif yapıyı bozdu. Bununla birlikte aynı zamanda savunma ve hücumda da eksiklikler yarattı.
Mert Müldür, Dorukhan ve Caner tercihler arasında yer alabilirdi.
H H H
Rıdvan'ın ilk 11 olması beklenirken kadroda olmaması, Yunus'un savunmada ağır bir takıma karşı düşünülmemesi gibi tercihler, Kuntz'un oyuncularımızı doğru analiz ettiği tartışmasına yol açar.
Portekiz'in taşıyıcı kolonu olan Dias ve Pepe'nin olmadığı bir kadroda, aşırı yüklenmeyi bu bölgeye yapmamız ve hataya zorlamamız gerekirdi. Nitekim golü buradan bulduk, kaçırdığımız penaltı da bu bölgeden geldi. İlk değişikliğin 65'te olması, 2-0 geride olduğumuz ve kötü oynadığımız bir oyunda geç kalmış bir hamleydi.
Ne oynadığımızın belli olmadığı, Portekiz'in fizik kalitesi düştükçe rakibi zorladığımız ve Burak'ın penaltıyı atsa şans doğacağı maçtan maalesef yine mağlup ayrıldık.
Dünya Kupası'na gitme hayallerimiz yine son buldu.
Kuzey Makedonya'nın, son Avrupa şampiyonu İtalya'yı elediği bir playoff eşleşmesinde bizim oyun ve skor olarak kötü olduğumuz Portekiz mücadelesi yalnız elenme öz eleştirisi getirmiyor. Daha fazla ülke futbolunu, oyuncuların birlikteliklerini, yurtdışında kendi kulüplerinde daha iyi performans sergilediğini fakat bunu milli takıma yansıtamadığını konuşmamız lazım.
'Hala akıllı, planlı ve organize olunan oyunlar yerine duyguların ve içgüdüsel oyunların devrinin çoktan bittiğini birilerinin hem Kuntz ile ekibine hem de futbolculara anlatması lazım.'
Ama bunun sahaya yansıması istenen seviyenin uzağındaydı.
Kuntz'un maça çıkışı, Portekiz'in gruptan çıkamadığı Sırbistan ve Avrupa Şampiyonası'nda fark yediği Almanya'nın saha içi dizilişi gibi 3-4-2-1 şeklindeydi.
10 grup maçında saha içinde bu formasyonla başlamadık. Buradaki oyuncu yerleşimleri doğru değildi.
Ozan uzun süre oynamadı, Zeki formdan uzaktı, orta sahada 4'lünün sol çizgisinde Berkan vardı.
Bununla beraber Hakan ile Orkun tercihi orta alandaki anlayışımıza uygun değildi. Bu ikilinin bireysel becerileriyle işi çözme niyetimiz kolektif yapıyı bozdu. Bununla birlikte aynı zamanda savunma ve hücumda da eksiklikler yarattı.
Mert Müldür, Dorukhan ve Caner tercihler arasında yer alabilirdi.
H H H
Rıdvan'ın ilk 11 olması beklenirken kadroda olmaması, Yunus'un savunmada ağır bir takıma karşı düşünülmemesi gibi tercihler, Kuntz'un oyuncularımızı doğru analiz ettiği tartışmasına yol açar.
Portekiz'in taşıyıcı kolonu olan Dias ve Pepe'nin olmadığı bir kadroda, aşırı yüklenmeyi bu bölgeye yapmamız ve hataya zorlamamız gerekirdi. Nitekim golü buradan bulduk, kaçırdığımız penaltı da bu bölgeden geldi. İlk değişikliğin 65'te olması, 2-0 geride olduğumuz ve kötü oynadığımız bir oyunda geç kalmış bir hamleydi.
Ne oynadığımızın belli olmadığı, Portekiz'in fizik kalitesi düştükçe rakibi zorladığımız ve Burak'ın penaltıyı atsa şans doğacağı maçtan maalesef yine mağlup ayrıldık.
Dünya Kupası'na gitme hayallerimiz yine son buldu.
Kuzey Makedonya'nın, son Avrupa şampiyonu İtalya'yı elediği bir playoff eşleşmesinde bizim oyun ve skor olarak kötü olduğumuz Portekiz mücadelesi yalnız elenme öz eleştirisi getirmiyor. Daha fazla ülke futbolunu, oyuncuların birlikteliklerini, yurtdışında kendi kulüplerinde daha iyi performans sergilediğini fakat bunu milli takıma yansıtamadığını konuşmamız lazım.
'Hala akıllı, planlı ve organize olunan oyunlar yerine duyguların ve içgüdüsel oyunların devrinin çoktan bittiğini birilerinin hem Kuntz ile ekibine hem de futbolculara anlatması lazım.'