Fazlasını atmalı

Trabzonspor güçlü hücum anlayışıyla oyuna iyi başladığı gibi, 2-0'ı da ikinci yarının başında bulunca rahatladı. Trabzonspor'un bu hücum anlayışıyla tehditkar, top ayağındayken saldırgan, rakibi kendi sahasına iten, gol pozisyonu üretmekte ve gol yapmakta fazla zorlanmayan bir hücum özelliği var. Tabiiki futbolda hücum etmek, rakibe üstünlük sağlayıp gol bulmak, rakip yarı alanda hücum aksiyonları gerçekleştirmek; futbol adına keyif veren görüntüler saha içinde. Yalnız Trabzonspor'un bu saha içindeki oyun gelgiti ve savunmada yaşadığı problemleri de bir an önce Avcı'nın çözmesi gerekir. İsmail her geçen maç üzerine koyacağına aksine gerileyerek, takımı sahada 1 kişi eksik oynatıyor. Trabzonspor'un direkt hücum yapabilen kaliteli oyuncuları var. Hücum ve pozisyon anlamında sıkıntısı olmayabilir. Ama bu atakları sonlandıramadığı zaman, bu kadar hızlı gelgit hücum ve savunma arasındaki iki parçalı oyunlar, bu maçta da ortaya çıktı.

Burada hücumdaki oyuncuların bireysel yeteneği doğal olabilir. Ama bu tempoyu yükseltip- düşürmek, orta sahada Bakasetas, Hamsik ve Berat'ın en önemli saha içi sorumluluğu olması gerekir. Hatta savunmanın iki kenar beki Perez ve İsmail'in hücum desteği de ister istemez, istenilen seviyenin çok geresinde kalıyor. Çünkü sete yerleşip oynamak yerine, her topta direkt kaleye gitmek, yeri geldiğinde futbol adına doğru ama yeri geldiğinde de yanlış olduğunu oyuncuların bilmesi gerekir. Trabzonspor'un takım savunması, stoperlerin alan daraltması ve ön alan baskısı kadar en önemli saha içi eksiği, sezon başından bu yana gelen ciddi bir hücum sonlandırma problemi var. Hücumda kalite ve problem çözen santrfor ile çizgi oyuncuları sorunu yok. Ama bu hücum sonlandırma problemi Trabzonspor'un daha fazla geriye koşmasına neden olup, fiziksel yıpranmasının da en büyük etkenlerinden biri oldu. Bu savunma sıkıntısını aşmadığı sürece Abdullah Avcı'nın, her maç planında yediğinden fazlasını atması gereken bir oyun planlaması gerekir