Ozan Zeybek

Ozan Zeybek

15 Kasım 2023 | Çarşamba

Fıtrat

Perşembe günü sabah saatlerinde Çorlu'daydım.
Berber Bahadır'da tıraşımı olduktan sonra kadim dostum Korsan Murat ile köftemi yedim. Öğleden sonra saat üç buçuk gibi Bulgaristan için yola çıktık. Ludogorets-Fenerbahçe maçını izleyebilmek için tam beş saat yolculuk yaptık. Razgrad'a vardığımızda hava dört dereceydi.
Maça gelen Fenerbahçelilerin çoğu aynı restorandaydı. Onlara katıldık. Taraftarın maç öncesi ruh hali muhteşemdi. Çoğu Trakya'dan gelmiş olan Fenerbahçe sevdalıları ile topluca stada yürüdük. Tam o dakikalarda donmaya başladık.
Hava sıcaklığı iki dereceye düşmüştü. Ev sahibi tribünlerde ise o yörenin Türkleri mevcuttu.
Fenerbahçe takımı sahaya çıktığında; "İçimden hazırlık maçına mı geldik" diye düşündüm.
Oyuncuların gözlerinde; "Bir an önce bitsin de gidelim" der gibi bakışlar vardı. Yani anlayacağınız; başlama vuruşu yapılmadan maçı kazanamayacağımız aşikardı.
Hayatımda canlı izlediğim en kötü Fenerbahçe maçıydı.
Aslında aylar öncesinden plan yapmıştık. Adana Demirspor maçına da gidecektik. Murat Sancak başkan, Beyazıt Öztürk ağabeyimle beni bu maça davet etmişti. Bulgaristan'da izlediğim Fenerbahçe'nin peşinden Adana'ya gitmek bana zor geldi.
Arkadaşlar son günlerde bende Zajc ve Tadic alerjisi başladı. Bir türlü bundan kurtulamıyorum.
Çözümünü bilen varsa bana yardım etsin lütfen. Zajc'ın neyi var ki Fenerbahçe'ye bir şey versin.
Son haftalarda Fenerbahçe takımı 9 buçuk kişi oynar oldu. Yarım Tadic ve olmayan Zajc ile... Bu iki oyuncuya sözler mi verildi, yoksa birilerinin vefa borcu mu var?
Bunları kenarda bekleyenlere ayıp olmuyor mu? Malın ne olduğu önemli değil, nasıl pazarladığın önemli gibilerinden... Bu sezon en çok Tadic'in forması satılmış.
H H H
Fenerbahçe'de o kadar çok konuşulacak mesele var ki, kalemimin takati yetmez diye korkuyorum. Livakovic büyük kaleci değil, Samet tam bir fiyasko, Oosterwolde için "Bu çocuk okur" diyebilirim. Ferdi'nin maşallahı var. Osayi rapçi modunda... İrfan Can üç maç iyi, beş maç kayıp...
Becao ve Djiku'nun yokluğu bütün dengeleri bozmuş durumda. En çok İsmail Yüksek'i etkilese de bu periyottan çıkabilmek için birinci sınıf teknik adama ihtiyacın var. İlan edildiği günden beri söylüyorum.
Fenerbahçe takımının teknik adamının bir değil birçok özelliği olmalı...Trabzonspor maçını hatırlayalım. İlk on bir tercihi, planı ve oyuna müdahalesi ile kazanan bir Abdullah Avcı vardı. Kenarda üretemeyen, dakikalarca yardımcıları ile toplantı halinde ve oyuna katkısı olmayan İsmail Kartal ise beni hiç ikna edemedi. Bulgaristan'da da teknik adam faktörü ortaya çıktı.
Anlayacağınız İsmail hocayı üttüler.
Gelelim Adana deplasmanına.
Sizce Fenerbahçe iki puan mı kaybetti yoksa bir puan mı aldı?
İsmail Kartal hoca maç sonu demeçlerinde bir puan iyidir der gibiydi. "Bu deplasmanda kimse bizim gibi iyi oynamadı" dedi. Basın toplantısının ardından aklıma ünlü bir romandan şu kesit geldi...
"Bir aslanı gün boyu takip etseydiniz ve aslanın yaşamak için verdiği mücadeleye tanık olsaydınız günün sonunda bu aslanın bir ceylan yakalayıp yemesi sizi mutlu ederdi. Aynı hikayeyi ceylanı takip ederek başlasaydınız ve ceylanın yaşamak için verdiği mücadeleye tanık olsaydınız günün sonunda bu ceylanın bir aslan tarafından yenmesi sizde bir öfke uyandırırdı." İsmail hoca ile başlangıç noktamız ve bakış açılarımız farklı anlaşılan...
Fenerbahçe'ye hoca olacaksan bir şeyleri başarmak için gelmeyeceksin.
Başarıp da geleceksin...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor