Trabzon geri geri

Bir takım ki ikinci yarıda yaptığı transferlerle adeta taraftarlarına göz aydınlığı vermeye başlamıştı.
Herkes umutlandı...
Trabzonspor hakkında tam güzel şeyler söylenmeye başlanmışken. O da ne?
Takım başladı bayır aşağı geri geri kaymaya. 8-9 maç ortalığı sil süpür, fakat şimdi? Küme düşme adayları takımlara kendi sahanda yenil, dün de ligin son sırasına demirlemiş olan Adanaspor ile berabere kal...
Ligin 4.'lük veya 5.'lik sırasının takımı, adeta sahada nal topluyor.
Takımlar vasatın üzerine çıkamadılar.
Sistem açısından, taktik anlayış açısından taşlar hâlâ yerli yerine oturtulabilmiş değil. Özellikle ilk yarıda düzensiz, kuralsız ve itaatsız bir Trabzonspor vardı sahada.
Futbol adına da olumlu tek aksiyon gösterebilmemiz mümkün değil… N'Doye çıkana kadar sahada dolaştı durdu. Olcay adeta sağ çizgide "Çek bir orta şekerli" dedirtecek kadar kaygısızlaştı.
Savunmanın yediği gol ise ayrı bir enteresan. Adanalı Foguinho'nun vurduğu kafanın gittiği yerden topun alınması mümkün değil, fakat sorgulanması gereken konu bu adama bu kadar rahat kafa vurdurulması.
Takım sınıfta kaldı
Yusuf attığı tesadüf golün arkasına maç boyunca saklandı. Yan bekler formsuzluğa koşar adım giderken, orta saha oyuncuları bloklar arası komünikasyonun tamamlanmasında sınıfta kaldılar.
Şimdi sormak lazım; "Ne oldu bu takıma?" Küme düşen bir takım karşısında oynanan futbola bakın. Ben yazımı maç bitmeden hayli önce yazmaya başladım.
Yani artık bu performansla Trabzonspor gol atsa ne olur, atmasa ne olur.
Sadece şunu sormak isterim; bırakın bu takımın bu oyunla gelecek yıl şampiyonluğa oynayacağı söylemeyi, hayal etmek dahi abes değil midir?