Kolay çözüldü
- Necmi Perekli Yazıları
- 18 Ekim 2010, 00:04:01
Son haftaların sürecini bozmak istemeyen Trabzonspor, Beşiktaş ve Bursaspor'un kaybettiği puanlardan yakaladığı tatlı avantajı elden kaçırmamak için Kasımpaşa karşısında fevkalade arzulu ve tedbirli idi.
Fakat Alanzinho'nun "Dakika bir, gol bir" skoru Trabzonsporluları rahatlatırken, ev sahibi takımda aniden çözülmelere ve umutsuzluklara sebep oldu. Nitekim çok geçmeden Serkan'ın sağ ayağının dışını ustaca kullanarak Burak ve Umut koordinatlarına uzattığı top fevkalade bir ustalık ve uzmanlık isteyen bir üsluptu.
Sırası gelmişken belirtmeliyim; Serkan Balcı'nın Milli Takım'a çağırılması için daha ne yapması gerekir acaba? Cevap bekliyoruz... İşte bu ikinci golden sonra Umut'un ilk devrenin üçlük skorunun son sayısını izliyoruz.
İki çift sözüm de teknik ekibe: Umutsuz Trabzonspor forveti, bu piyasada ekmek yiyemez.
Umut'u küstürüp, futboldan soğutmayalım.
Puanları söke söke alıyor
Yılmaz Vural'ın Kasımpaşa'sına gelince... Acaba Yılmaz hoca, hangi mantıkla orta alanı bu kadar boş bırakıp tedbirsiz davranmış ve oyunu rakibe teslim etmiştir, anlamadım. Karşısında sıradan bir takım var sandı herhalde!
Kendisini Milli Takım'a aday gösteren ve sahalarda bu denli tecrübeler yaşamış bir kimse takımını Trabzonspor gibi bir rakip karşısında böyle mi oynatmalıydı?
Bu arada şunu da belirteyim; kimse Trabzonspor'un 7-0'lık galibiyetinin sadece Yılmaz hocanın ve Kasımpaşa'nın zaaflarından geldiğini sanmasın.
Allah için bordo-mavililer, rakibinden söke söke puanları almasını bilmiştir.
Netice itibariyle Trabzonspor taraftarları, tesadüfen aldığı Manisaspor mağlubiyetinin sebeplerini istifalara bağlamanın yanlışlığını da böylece fark etmiş oldu.
Veya... İstifalar sonunda yakalanan bir huzur ortamı mı bu istikrarın sebebi olmuştur?
Son olarak bu takımda herkes görevini yaparken, bu iyilerin müstesna adamı Serkan Balcı, Umut Bulut'u ve Egemen Korkmaz'ı belirtmeden geçemeyeceğim.
Fakat Alanzinho'nun "Dakika bir, gol bir" skoru Trabzonsporluları rahatlatırken, ev sahibi takımda aniden çözülmelere ve umutsuzluklara sebep oldu. Nitekim çok geçmeden Serkan'ın sağ ayağının dışını ustaca kullanarak Burak ve Umut koordinatlarına uzattığı top fevkalade bir ustalık ve uzmanlık isteyen bir üsluptu.
Sırası gelmişken belirtmeliyim; Serkan Balcı'nın Milli Takım'a çağırılması için daha ne yapması gerekir acaba? Cevap bekliyoruz... İşte bu ikinci golden sonra Umut'un ilk devrenin üçlük skorunun son sayısını izliyoruz.
İki çift sözüm de teknik ekibe: Umutsuz Trabzonspor forveti, bu piyasada ekmek yiyemez.
Umut'u küstürüp, futboldan soğutmayalım.
Puanları söke söke alıyor
Yılmaz Vural'ın Kasımpaşa'sına gelince... Acaba Yılmaz hoca, hangi mantıkla orta alanı bu kadar boş bırakıp tedbirsiz davranmış ve oyunu rakibe teslim etmiştir, anlamadım. Karşısında sıradan bir takım var sandı herhalde!
Kendisini Milli Takım'a aday gösteren ve sahalarda bu denli tecrübeler yaşamış bir kimse takımını Trabzonspor gibi bir rakip karşısında böyle mi oynatmalıydı?
Bu arada şunu da belirteyim; kimse Trabzonspor'un 7-0'lık galibiyetinin sadece Yılmaz hocanın ve Kasımpaşa'nın zaaflarından geldiğini sanmasın.
Allah için bordo-mavililer, rakibinden söke söke puanları almasını bilmiştir.
Netice itibariyle Trabzonspor taraftarları, tesadüfen aldığı Manisaspor mağlubiyetinin sebeplerini istifalara bağlamanın yanlışlığını da böylece fark etmiş oldu.
Veya... İstifalar sonunda yakalanan bir huzur ortamı mı bu istikrarın sebebi olmuştur?
Son olarak bu takımda herkes görevini yaparken, bu iyilerin müstesna adamı Serkan Balcı, Umut Bulut'u ve Egemen Korkmaz'ı belirtmeden geçemeyeceğim.