Başımız döndü

Hamza Hamzaoğlu diye bir teknik adam var ligimizde. Belki de ligin en organize hızlı hücum stratejisini üretiyor 2 yıldır. Geçen sezonun yarısı lige adaptasyonları ile geçmişti. Bu sezon ise ne Gekas'ın yokluğuna, "ah vah" ediyorlar, ne başka bir şeye.
Hani Lig TV soruyor ya, "Süper Lig olmasa ne olurdu" diye, ben de soruyorum ne olurdu Akhisar bu ligde olmasaydı ne olurdu? Kim büyüklere dar edecekti sahayı o zaman?
Akhisar'ın bilindik oyun planı karşısında Beşiktaş, Oğuzhan'ın orta sahadaki varlığıyla fark yaratmanın peşindeydi.
Bu da maçın ilk bölümünde işe yaradı. Beşiktaş öne geçti ve ardından önemli bir fırsat kaçırdı. Ama Akhisar'ın en önemli özelliklerinden birisi pes etmemesi ve umutsuzluğa kapılmaması.

İkinci yarı umut verdiler
Kenan'ın bir sakatlık sonucu oyuna girmesiyle hız ortalaması artan Akhisar Belediyespor peş peşe 3 gol attı.
Açıkçası burada ev sahibini överken Sivok'un yokluğunda uyumsuzlar ordusu haline gelen Beşiktaş savunmasını ve ortasındaki dirençsizliği de konuşmak gerek. Hop oturup hop kaldıran bir maç oldu. İkinci yarıda Beşiktaş beraberliği yakaladıktan sonra Bilic, takımın dengesini bulmasını sağlayan Atiba'yı oyuna dahil etti. Kerim'in de girişiyle Beşiktaş rakibini kalesine hapsetti.
Ancak Beşiktaş haftalardır devam eden puan kayıplarına bir yenisini daha ekledi. Beşiktaş adına en azından son bölümdeki oyun umut vericiydi.
Akhisar Belediyespor ise 2 yıldır gerçek anlamda kendi sahasında oynamasına rağmen çok farklı bir takım olmayı beceriyor ve en önemlisi keyifli maçlar izletiyor.