Müstahak
Bir şike olayını doğru dürüst çözemeyen, suçlusunu, masumunu birbirinden ayıramayan bir ülke. Yabancı sayısını artırmayı hatta sonsuz hale getirmeyi düşünen bir ülke.
Altyapısından oyuncu yetiştirme işini ehil olmayan ellere bırakan kulüplere sahip bir ülke.
Transfer yapmanın politik rantını elde edebilmek için altyapıdan oyuncu çıkarmanın zararlı olduğunu düşünen bir ülke.
Bu durumdan yararlanarak büyük kulüplere fahiş fiyata oyuncu satmaya çalışan yöneticilere sahip bir ülke. Olayları sadece sansasyonel yönünden görmeyi seven bir spor medyasına sahip bir ülke. Bu medyanın ve yönetici tayfasının tam anlamıyla gazına gelen futbol tutkunlarına sahip bir ülke. Her şeyin hatta Milli Takım'ın ve teknik direktörünün bile medya ve taraftarca tutulan kulüp takımları üzerinden tartışıldığı bir ülke.
Kurban arayacağız
Milli Takım teknik direktörünü zırt pırt aşağılamalarla göndererek başarıya ulaşılabilineceğini zanneden bir ülke. Ve biz saf insanlar grubu, bu ülkenin Milli Takımı'nın istikrarlı bir şekilde büyük şampiyonalara katılabileceğine inanıyoruz. Futbola böyle bakan bir ülke bu yaşadıkları bin kere müstahak. Ama biz yine kendimizi dev aynasında görmeye devam edeceğiz.
Dünkü maçın ilk 20 dakikasındaki güzel futbolun bir anda nasıl değiştiğini ya da niçin hep acayip (basit kelimesini özellikle kullanmıyorum) goller yediğimizi tartışmayacağız. Avcı'yı gönderip yeni bir kurban arayacağız.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.