Küskünlerin mücadelesi

Geçen hafta iki takımın zaten Kaf Dağı'nın ardında olan şampiyonluk şansları tamamen bitmişti. Özellikle Beşiktaş'ın Galatasaray'a yenilme şekli ve o maçta yaşananlar açıkçası hafta arasında Tayfur Havutçu'nun işini zorlaştırdı.
Trabzonspor maçına taktik mi hazırlayacaktı yoksa futbolcuların bozulan moralini mi düzeltecekti?
Şampiyonluğa oynamaya alışmış iki takım futbolcularını bu maça konsantre etmek de ayrı bir işti. Bu yüzden de nasıl bir maç olacağını merak ediyorduk.
Trabzonspor, Burak'ın yokluğunda kanatlara önem veriyor ve hatta geçmişin çok ötesinde kenar ortası arıyordu. Olcan ve Volkan'ın gayretleriyle ilk 10 dakikada tek kale bir futbol oldu.
Ancak kenardan gelen toplar fazla isabet getirmeyince gol de olmadı. Hatta Beşiktaş biriki atakla rakip kaleyi zorladı.

Büyük açıklar verdi
İkinci yarının başında Fernandes'in direğe çarpan topu, Trabzonspor'u bir nevi uyandırdı.
Peş peşe ataklar, kaçan goller Beşiktaş savunmasındaki büyük açıkların ürünüydü. Çizgi savunmasının ortaya çıkardığı büyük risk Halil'in vuruşuyla Beşiktaş'ın sonu oldu.
Trabzonspor kazanarak en azından UEFA Avrupa Ligi anlamında büyük avantaj sağladı.
Beşiktaş ise ligle ilgisini kesmiş gibi görünüyor. Trabzonspor'un hataları karşısında konsantre bir beşiktaş mutlaka gol bulurdu.