Aklı karışmış
Fatih Terim'le kıyaslanmak Riekerink'in aklını karıştırmış. Hem kupa finallerinde hem de Karabük ve Akhisar maçlarında Riekerink oyuncu tercihlerini ve değişikliklerini hatasız yapmıştı. Dakika 90; Galatasaray'a gol lazım, Riekerink içine Mancini kaçmış gibi, "Aman gol yemeyelim. Bir puan bize yeter" düşüncesiyle sakatlanan De Jong'un yerine Hamit'i alıyor!
Sinan Gümüş varken Hamit mi kurtarıcı olacak? Bazı taraftarlar kızıyor diye Selçuk çıkmaz.. Selçuk çıkıyor, hazır olmayan ve ağır görüntü veren De Jong giriyor.
Maçın ilk yarısında "Galatasaray'da kim kötüydü?" diye sorsanız herkes "Sneijder" diye cevap verirdi. Yorgun olduğu söylenen ve ilk 11'de sürpriz olarak yer alan Sneijder'in ilk 45'te tek olumlu hareketi yoktu. Nedense Selçuk çıktı, yürüyen Sneijder oyunda kaldı.. İkinci 45'te ise kaptanlık bandını takan Sneijder sihirli değnek değmiş gibi değişiverdi. Özellikle Bruma'ya milimetrik paslar atan Sneijder çalışkan bir görüntü sergiledi. Hazırlık maçlarında Sneijder-Bruma ikilisi solda birlikte etkili olmuş ve Bruma da sağ ayağının içiyle müthiş goller atmıştı. Demek ki; Sneijder-Bruma solda oynamalı.
Eren kenar süsü olur!
Bruma, Kayseri'de de Galatasaray'ın en iyisiydi. Portekizli yıldız kanatlardan yaptığı bindirmelerde hep iki ya da üç kişiyi çalımlamak zorunda kaldı.
Yasin çıktığında yerine hücuma dikine gidebilecek Sinan girmeliydi. Josue kanat oyuncusu olmadığından hep içeri girip oynamaya çalıştı ve etkisiz kaldı. Ayrıca Eren uzun boylu "Pivot santrfor" değil mi? Kenarlardan orta gelmezse Eren de "Kenar süsü" olur. Galatasaray fizik güç ve mücadele olarak sınıfta kaldı. Her yere koşan, her yere basan, rakibi kovalayan, sahanın her yerini arşınlayan, savunmada kademeye giren hep Tolga'ydı.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.