Mektup!

Sayın Ali Koç! İyi niyetli olduğunuzdan hiç şüphem yok. Verdiğiniz mücadelenin karşılığını almanız için önce yanlışlarınızdan arınmanız gerekirdi. Oysa eldeki gerçekler ve inat ettiğiniz yanlışlar sizin eleştirilmenizi gerektiriyor. Sadece puan cetvelinden bahsetmiyorum, Aziz Yıldırım'ın uğruna hapis yattığı değerleri de hesaba katıyorum. Benim tanıdığım Ali Koç'un hayatında özne olması gereken değerleri.

Şimdi final sahnesindesiniz. Çünkü taraftardaki sert tavır hem tribünlerde vücut buluyor hem de ruhsal olarak bir gerçeği işaret ediyor. 4 sezondur boş nedenler aramakla zamanı yitiren, telafisi mümkün olacak yanlışları bile yeni yanlışlarıyla besleyen bir başkanı. Yani sizi Sayın Ali Koç!

"Dört yıldır sezon başında biletini aldığım şampiyonluk treni yine beni almadan geçip gidiyor" diyen bir başkan, hatayı trende mi aramalı yoksa o treni yanlış duraklarda beklediği için kendinde mi? Fenerbahçe başkanının akıl aldığı adamlarla, Fenerbahçe'nin aydınlık ruhu arasındaki çelişkiye bakıyorum aklım almıyor. Kendilerine proje üretenlerin çemberine girmekle Fenerbahçe Başkanı olmak arasındaki farkı öğrenmeniz gerekirdi Sayın Ali Koç! Oturduğunuz koltuğun size gösterdiği sadakati, siz de o koltuğa göstermek zorundasınız. Başka şansınız yok.

Takım yerle bir olmuş, hala "gelecek sezon için 3 teknik adamla görüşüyoruz" demek neyin nesidir? Görevdeki teknik adama saygının yerinde yeller eserken, bu açıklamalar hükümsüz kılınan İsmail Kartal'ı futbolculara yem etmek değil midir? Görüştüğünüz teknik adamların üçü birden Fenerbahçe'ye gelmek için mi çırpınıyor, yoksa hiçbiri gelmek istemiyor da onlardan birini ikna etmeye mi çalışıyorsunuz? Teknik direktör öğütmekte ne kadar başarılı olduğunuz bilinirken, size güven duyacak bir teknik adam bulabilmek meseledir artık.

Para harcamayı kendi tasarrufunuz sayarken transfer müsrifliğiniz bir felaketti. Fenerbahçe'yi 6 milyar TL gibi tarihi bir borcun içine iteklediniz. Bunların temelinde yanlış transferlere ödenen paralar Comolli denen kundakçı var. Zaten ne olduysa Comolli'nin o kulübün içine girmesiyle oldu. Ne yazık ki bu konuda kendinizi suçlu hissetmediniz! Çaresiz bir kampanyayla çocukların cebindeki 20 liralık harçlıklarını bile transfere akıttınız da o paraya nasıl kıydınız? Her koltuğun harcı emektir, o çocukların gösterdiği sevginin karşılığı da borcunuzu çocuklara geri ödemektir. 4 yıl içinde Fenerbahçeli çocukları nasıl yaşlandırdığınızı kaç kere hatırlattım oralı bile olmadınız. Bizler sevdaları sömürülen çocukların tarafındayız ve kusura bakmayın sizin yanlışlarınıza alkış tutmayacağız. Saygıda kusur yoksa kırılmak da yok.

Sayın Ali Koç! Şimdi dördüncü sezonun da yok olma kaygısıyla taraftarın kaybolan saygısı arasındaki haykırışları dinliyoruz. Yanlışlarda inat etmek başkanlığın kötü tarafını temsil eder. Bunun kanıtı kaybolan değerler, Fenerbahçe'nin sürüklendiği borç batağı, ilaveten de puan cetvelidir. Bu meseleden çıkan sonuç: Ya yanınızdakileri uzaklaştıracaksınız ya da siz o koltuktan uzaklaşacaksınız! Fenerbahçe sevgisi bunu gerektirir! Her mevsim mazeret üretmeyi değil!