Rica!
Fenerbahçe'de eldeki teknik direktörün direncini kıracak biçimde "Löw sesleri" yükseliyor da İsmail Kartal'a haksızlık ediliyor.
Kendisini ağırdan satmayan sessiz bir adamın "ihtiyaç halinde kırılacak" eşya gibi görülme biçimine karşı durmak gerekiyor.
Herkes şunu bilsin ki Fenerbahçe taraftarı İsmail Kartal'ı önemsiyor ve gerçekleri de herkesten iyi görüyor.
H H H
Ozan Tufan geri döndü. Premier Lig'in kendine göre kuralları ve direnci vardır, Ozan Tufan'ın "yabancı kaldığı" bir düzende başarılı olması zordu.
Herkes Tugay Kerimoğlu değil, o yüzden erken dönüş kaçınılmaz oldu.
Bu dönüşü "Fenerbahçe'nin dikine giden bir orta alan oyuncusuna ihtiyacı vardı" diye iyi niyetle yorumluyorum.
Ama bu takımın santrfor açığının niye kapatılmadığı gerçeğini soru işaretinin çengeline asıyorum.
Not: Alanyasporlu Efecan'ın transferi konuşuluyor da ligin en özel orta alan oyuncularından birini fark etmek için 32 yaşına kadar niye beklendi acaba?
Iskartaları el üstünde taşımaktan fırsat bulunmadığı için mi?
H H H
Galatasaray Başkanı Burak Elmas'ın üç gün önce yaptığı ilginç açıklamalar dikkatimi çekti.
"Taraftarı yanlış yönlendirenler var.
Buna bazı yorumcuların da katkısı var.
O yorumculara savaş açıyoruz." Galatasaray tarihinin en kötü dönemlerinden birini yaşarken, yorumculardan şakşakçılık beklenmesi mümkün değildir.
Eleştiriden korkulmaz. O yorumcular ancak bilinçli olmayan taraftarı yönlendirir.
Ama bazı yorumcuların birilerinin adamı olma konusunda şüpheler varsa, bu konuda Burak Elmas'ın başkan olmadan önce tavır koyması gerekirdi.
Açılacak savaşta istenen adalet midir yoksa başkalarına saplanan oklara ses çıkarmayıp yaylar kendisine gerildiğinde haykırmak mıdır?
Burak Elmas'ın yöneticilik zamanlarında hiçbir adaletsizliğe karşı durduğunu hatırlamıyorum çünkü.
H H H
Burak Elmas'ın kurduğu cümlelerde bir de menajer problemi var.
Geçmişte yapılan menajerlik anlaşmaları gündeme gelirken, sorulacak hesaplar meselenin odak noktası.
Burak Elmas, "bütün menajerlerin ne kadar ücret aldığını, hangi oyuncudan ne kadar komisyon aldığını herkes bilsin" diyor.
Galatasaray kötü duruma düşmese, yorumcuların taraftarı yanlış yönlendirme konusu ortaya çıkmasa, menajerlerin aldıkları komisyonlar yine dile getirilecek miydi?
Eğer o komisyonlar mevcutsa niye bu kadar zaman beklendi ve niye izin verildi?
Hepimiz biliyoruz ki tek kefeli futbol ekonomisinde terazilerde okka yoktur cukka vardır.
O yüzden zamanında haykırılması gereken gerçekleri gizlemek de büyük bir suçtur bunu da bizler hatırlatalım.
Kimseleri yanlış yönlendirmeden!
H H H
Yıllardır yazıyoruz. O kadar yabancı futbolcu, kakalama istasyonundan İstanbul trenine bindirilmiş.
Kim kazanmış? Futbolcular ve onların uydusu olan menajerler.
Kim kaybetmiş? Kulüpler!
Defalarca not gönderdik;
"menajerlere para kazandırmak için kasalarınızı açacağınıza, gözlerinizi dört açın!" Para futbolun virüsüdür, futbolda ayakları yere basmayanlar hava basmayı sever, kendileriyle özel bağlantılı menajerlerin ağzının içine düşenler de para basmayı sever.
Biz o menajerleri zaten biliyoruz da Sayın Burak Elmas'ın not defterindeki belgeleri de rica ediyoruz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.