Neyin hikayesi?

Üç sezondur şampiyonluk vaatlerinin kopyasını çıkaran Ali Koç'un "iddialı konuşmayı sevmem ama bu sene şampiyonlukta iddialıyız" sözlerindeki cümle kurgusuna baktım.
İddialı konuşmayı sevmeyen başkanın geçen sezon kaç kez "mutlaka şampiyonuz" dediğini hatırladım.
İddialı konuşmanın kötü bir yanı yok ama insanın kendisiyle çelişmesi samimi değil.
Her sezonu 2 teknik adam ortalamasıyla tamamlayan bir başkanın, gidecekleri belli olan adamları göreve getirmekte ne kadar iddialı olduğunu üç sezondur izliyoruz.
Şampiyonluktan çok daha anlamlı bir gerçek takım ruhudur ve Ali Koç'un o ruha hiçbir şekilde yatırım yapmadığını görüyoruz.
O yüzden üç sezonda sadece şampiyonluklar değil Saracoğlu'da ezeli rakiplere karşı elde edilen tarihler de yıkıldı gitti.
H H H
Fenerbahçe'nin asıl sorunu yönetimdir. Geçen sezonun ruhsuzluğu hiçbir şekilde sorgulanmadı, varsa yoksa talihsizlik masalı!
Aldıklarının karşılığını vermemekten utanmayan futbolcuların bir omuzlarda taşınmadığı kaldı. Üstelik o futbolcuların çoğu takımda kaldı.
Saklanan kusurlar yeni sezonda cesaret ve direnişle mi takas edilecek?
Yoksa takım içindeki ağalık sistemi bu sezon şekil mi değiştirecek?
Bir avuç futbolcuyla harikalar yaratan Beşiktaş'ın şampiyonluğunu irdeleyen kaç Fenerbahçeli futbolcu vardı acaba?
"Beşiktaş'ta olup bizde olmayan ne vardı?" diye merak edip araştıran!
Comolli gibi bir adama 1.5 sezon arka çıkan Ali Koç 3 sezondur neden kaybettiğini sorgulamadı ki futbolcular kendilerini sorgulasın!
H H H
Sürekli borçlardan yana sızlananların bir şampiyonlukla her şeyi kazanacaklarını zannetmesi yanılgıdır.
Onların kaybettikleri birçok şeyi bir daha kazanmaları mümkün değil.
Şampiyonluk ateşini yellemekle avuçlar dolusu kül olmuş parayı "sevda yangını bellemek" arasında harcanmış yılların resmi belgesi vardır.
Fenerbahçe'yi özel yapan değerleri sıradan hale getirenlerin parmak izleri vardır.
Büyüklüğün şanında şampiyonluktan daha anlamlı gerçeklerin var olduğunu anlatabilmek için futbolun tarihi yeniden yazılsa kimse okumaz.
Fenerbahçe Kulübü'nde genç futbolcular ipekböceğinin kozasında çürütülmeye bekletilirken, Kemal Ademi'nin "çakılan kazığının" üzerinde 5 milyon Euro yazarken okuyan oldu mu?
Borçlandıkları bankacılarla "aynı karede" bulunmaktan gurur duyanlara hayalleri için bile kredi veriliyorsa o ülkede paradan başka ne konuşur?
Masal kitapları mı?
H H H
Futbolcular da medya açıklamalarında Pereira devrimine (!) katkıda bulunuyor.
Neymiş Pereira yarım kalan hikayeyi tamamlamak için gelmiş!
Bedava mı gelmiş üste para mı vermiş?
Yanında yazarlarını da getirmiş mi?
Şımarık bir adama başkalık kazandırmak adına hikayeyi tamamlamaktan bahsedenler Fenerbahçe'nin büyüklüğünü kenara iteklemiş.
"Borcunu ödemeye geldi" diyen birine rastlamadım, çünkü bu adama dönemin en görkemli kadrosu teslim edildi, maçları kahve içerek izlerken kulübede bir çekyatı eksikti.
Fenerbahçe bugün böyle adamları ödüllendirmeyi sever hale geldiyse, "bu kapıdan giremez" denilen adamlara kapıları araladığı zaman başlatmıştır devrimi!
Büyük yürüyüş buydu belki de!
Karşılaştığım bazı insanlar "Fenerbahçe şampiyon olur mu?" diye soruyor.
"Elbette olur ama kaybettiği değerleri nasıl kazanır orasını bilemem" diyorum.
Çünkü bir şeyler gitti mi gider!
Hele birileri buna izin verdiyse!