İkinci yarıda ikna olduk ama
- Hakkı Yalçın Yazıları
- 02 Ekim 2016, 22:56:01
Galibiyeti elde etmek için daha çok mücadele etmek gerekiyordu belki.
Osmanlı zor şifreydi ama güçlü bilinen takımların açıklarını deşifre etmek de futboldaki ustalığın adı.
Sarı lacivertliler bunu ikinci yarıda gerçekleştirse de 3 puana yetmedi.
Bazen verdiklerini geri almaya fırsat tanımıyor zaman.
***
Konsantrasyon bozukluğu vardı ilk yarıda. Takımın bir yanı ışık salkımı diğer yanı karanlık.
Halsiz bir orta alan.
Ve ritmini yitirmiş bir forvet.
Fenerbahçe özellikle orta alanda Musa Çağıran ve Mehmet Güven'in hamarat ve yaratıcı oyununa gereken tepkiyi veremedi.
Dönen toplardaki hareket eksikliği de Osmanlı'ya çabuk bindirme imkanı sağladı.
İlk çeyrekte Osmanlı'da forvet arkası adamların öne çıkmasıyla gol de geldi.
Ama penaltıda Regattin'in balık atlayışıyla, Mete Kalkavan'ın düdüğü arasında adaletsiz bir yakınlaşma vardı. Sahte penaltı üretimi yani.
***
İlk yarıda gördük ki, orta alanın oyuna katkısı sıfırlanınca ek güç gerekiyor takıma.
İkinci yarıda Fenerbahçe'de bu güç önce ruhta oluştu.
O ruhsal motivasyon hem rakibin hızını kesti, hem beraberliği getirdi ama anahtar adam yine Volkan Şen'di.
Emekli kral beraberlik golünde sahneye çıktı ama...
Volkan'a "atılan golün ışık yolu" dersek, bir yandan alkış tutmuş oluruz, bir yandan da sadeliğine renk katmış oluruz.
İkinci yarıdaki İsmail Köybaşı bindirmeleri de gelecek adına ışık verdi diyelim.
Mehmet Topal'ın verdiği mücadeleyi tırnak içine alırken.
Skrtel'in özverisine saygılarımızı sunalım.
***
Dünkü puan kaybı iki haftadır çıkılan merdivenlerden aşağı inmek gibi düşünülse de.
Rakibin ülkenin en sağlam takımlarından biri olduğu hesaba katıldığında.
Ve Fenerbahçe'nin ikinci yarıdaki mücadele biçimine bakıldığında.
Osmanlı gibi sağlam bir rakip karşısında deplasmanda alınan beraberlik kötü değil.
Ben hala bardağın dolu tarafına bakanlardanım.
Ligin uzun yolculuğunda!