Kara kutu!
- Hakkı Yalçın Yazıları
- 04 Nisan 2016, 23:55:45, Güncelleme: 05 Nisan 2016, 02:14:51
Osmanlıspor maçında, "Biz" denilen bir resmin içinden çıktınız.
Altına da, "Birimiz hepimizi yalnız bıraktık. Hepimiz bir olup 2 puanı yolda bıraktık!" yazdınız.
Sizlere her şeyi vermediler mi?
Verilenleri aldınız da.
Sizden isteneni niye vermiyorsunuz?
***
Siz Pereira!
Korkaklığın lüzumu yok!
Bu statta yenilmeyen takım kalmadı.
Korkularına yenilen teknik adamlar da bu statta ancak bir sezon gördükleriyle kaldı.
***
Ne yani puan kaybetme molası mı verdiniz?
Cesaretin sizi temsil gücü yoksa, sizin cesareti temsil etme hakkınız nerede?
Hala Fenerbahçe'nin büyüklüğünün emrettiği gerçeklerin listesini çıkaramadınız mı?
Unutmayın devlerin gücünü cüceler yer. O cüceler de bunun bedelini öder.
***
Ligin sonunda tribünlerde yazılması beklenen "Şampiyon Fenerbahçe" yazısıyla.
Alın yazısı arasında bir fark vardır.
Teknik adamlar kaderlerini kendileri yazarlar.
Eğer bu meselede benim yazmam gereken bir şey varsa!
"Korkunun ecele faydası olmadığını bilenler için bu kadroyla şampiyonluk çocuk oyuncağıydı."
***
Sayın Pereira!
Eğer bazı futbolculara gıcıksanız, bunu gıcık olduğunuz futbolcunuz bile bilmemeli.
İki kişinin bildiği sır değildir.
O yüzden dünya çapındaki starların saha içindeki sorunlu hallerinden sadece ve sadece siz sorumlusunuz.
"Onların komplekslerine yenilmeye hakkı olmadıklarının her hakkı mahfuzdur" cümlesinden de biz sorumluyuz.
Çünkü gerçek profesyonellik surat asmayı da reddeder.
Artistik disiplinsizliği de.
Alın terinden daha anlamlı bir referans yoktur.
Adı Nani de olsa.
Van Persie de olsa.
***
Kjaer'e tek söz söylemem.
Takımda yabancılaşma çekmeyen tek yabancı.
Her maçta direnen bir adamın, mücadele dendiği zaman hafızamızı zorlamasına gerek yok.
Onun genetik dosyasında mücadeleden bir saniye bile kopmak yok çünkü.
***
Siz Van Persie!
Türkiye macerası diye anılacak bir transferin adamı olmayı kendinize yakıştırmıyorsanız.
Ya gittiğiniz politik yoldan geri dönüp büyüklüğünüzün hakkını verip kavgaya ve mücadeleye soyunun.
Ya da elbiselerinizi giyinip İstinye Park'ta tur atın.
Sezon başından beri tribünlerden gelen desteğin hakkını vermek istemiyorsanız. Kaçırdığınız pozisyonlardan sonra duyduğunuz uğultular size bir iltifat değildir.
Benden duymuş olun!
***
Siz Diego Ribas!
Saçlarınıza gösterdiğiniz özeni ayaklarınıza gösterin cümlemde "kişisel" bir dokundurma değil.
Sizin içler acısı halinizi işaret etmek adına "okkalı" bir tepki vardır!
***
Bütün bunları niye yazdım?
Osmanlıspor karşısında kaybedilen 2 puanın sebeplerini araştırırken.
Şampiyonluk mücadelesinin ikincilikle neticelenmesine engel olmak için.
Çünkü uçak düştükten sonra kara kutunun hiçbir hükmü yoktur.