Masal!
- Hakkı Yalçın Yazıları
- 17 Kasım 2015, 00:30:31
Futbolun güneşini kapatan adam. "Merak etmeyin" diyorum, "Bu takımı kim yönetse yine şampiyon olur!" "Ne yani" diyorlar, "Pereira'ya rağmen mi?"
Kuşkuyu büyüten kuşlara inat, gökyüzünü işaret ediyorum. "Pereira bile buna engel olamaz" diyorum. "Niye?" diye soruyorlar.
Aşk ve isyanın sesini duyduğumu belirtiyorum. "Takımın kendi ruhu, Pereira'nın yanlışlarını bile alt edecektir" diyorum.
Söylemlerini çok iddialı bulanlar oluyor.
Sarının elinden tutup lacivert bir akşama sürüklüyorum onları. "Bekleyin görürsünüz" diyorum. "Kabuğunu açan istiridye, incilerini göstermeye başlayacak!"
***
"Erken hesap kısa yoldan geri döner" diye karşı çıkanlar da oluyor elbet.
Ben de, "Madem fikrimi soruyorsunuz, benim düşüncelerim de bunlar" diyorum. "Ayrıca benim bugün yaptığım hesapların dökümünü, sizler de sezon sonunda önüme koyarsanız" notunu da iliştirerek!
***
Çünkü sadece geçmişin tarihi yazılıyorsa...
Geleceğin tarifini yapmak da abes kaçmaz diye düşündüm.
***
Futbola ayak oyunu derler aslında yürek oyunudur.
O yüzden futbol bir masaldır en çok çocuklara anlatılır.
Hayat bilgisi pekiyi!
Ama futbolun hikayesine eklenen gerçekler çoğaldıkça.
Öldürülen bir hayat kalır ortada.
O yüzden en çok mazideki adını "hırpalayan" adamlara üzülürüm.
Hele gönüllerde heykeli olanlara.
***
Alex de Souza bir zarafetin sembolüydü.
Fenerbahçe'nin en özel yabancısı.
Heykeli bile dikildi.
Uzaklarda kendini sembolize eden güzelliklerin keyfini çıkarması gerekirken.
Ortaya çürük bir yumurta attı.
Yumurta kırıldı.
İçinden çıkanların yarısı kendisinde kaldı.
Sarısı Aziz Yıldırım'da.
Fenerbahçe'den milyon dolarlar kazanmış birinin, üç kuruşluk mazi hesabına yönelik söylemleri bir anda karşılıklı "hırpalama" gösterisine dönüştü.
Futbola güzellik katmak için 100 takla atan adam için. "Yüz dolara 100 takla!"
Oldu mu yani?
Alex de Souza, kendisine bu kadar saygı gösterilen bir kulüple ilgili söylemlerinin nereye gideceğini düşünmeliydi.
***
Başkan Aziz Yıldırım'a gelince.
Cevap vermenin bile "edebi tarafı" mevcutken, "100 dolara yüz takla" yakıştırması o ucuzluğun içine girmek değilse nedir?
Ayrıca bir başkan, hem medyadan şikayetçi olup, hem medyaya "malzeme olmanın" sorumlusu olarak kendini nasıl savunur? "Alex başlattı" diyerek mi?
Bu da olmadı!
***
Alex de Souza'nın Brezilya'da otobiyografik kitabı yayınlandı.
Yakında Türkçe tercümeyle ülkemizde de piyasaya çıkar.
Dileriz, kitabın içinde "çürük kapışmanın" ikinci yarısına bastırılmış davetiyeler yoktur.