Ömrü billah alacaklı!

Aziz Yıldırım'a ve Fenerbahçe'ye gerçek hukukun verdiği cevabı duyduktan sonra, 3 Temmuz sürecinden kalanları kimin önüne koymak gerekiyor?
Adaletsiz sistemin mi?
Yoksa "tek taraflı saldırıyı" hukuk sayanların mı?
İnsanların kaybettiklerini, "Hayır sen suçlu değilsin" açıklamasıyla geri kazanması mümkün müdür?
Bu kadar basit midir hayat? Aziz Yıldırım'ın hapiste geçirdiği zamanın bedelini hiçbir maddi gerçek telafi edemez de...
***
Fenerbahçe Kulübü'nün ekonomik zararının telafisi mümkün müdür peki?
Adaletsizliğin hesabını vermesi gerekenlerin "toz olduğu" bir ülkede.
Nefret muharebesinden "temiz çıkmak" yürekleri telafi etse de...
Yeter mi?
Bunun cevabını yaşayanlar verir ama.
Haklı biçimde hesap sormak var ya.
O gurur bazen her şeye yeter!
Ömrü billah sistemden alacaklı bir kulüp olarak! Aziz Yıldırım 2 yıl önce "UEFA çatırdayacak" demişti.
***
Haklarında yolsuzluk iddiaları bulunanlara bakın.
FİFA Başkanı Blatter ve UEFA Başkanı Michel Platini.
İtirazları reddedenler.
Yolsuzluktan zanlılar!
Tersine delikanlılar! Platini, Fenerbahçe'ye ceza memurluğu yaparken, aynaya bakmayan adamlardan biriydi.
***
Güvenilmez ve şahsiyetsiz olduğunu biraz gecikmeli olarak ispatladı.
Fenerbahçe adına kaybolan yıllar mı?
Lekeli bir UEFA Başkanı'ndan bunun hesabını sormak gereksiz artık.
Böyle yolsuzlara yol yapanlar üzülecektir ama.
Mazisi de yırtık olanın her şeyi yırtıktır. Aklınıza gelen her şeyi. Ülkemizdeki gerçeklere gelince.
***
Birkaç yıl önce yazmıştım da...
Yazı yeniden önüme çıktı, bir kez daha bazı satırları tekrarlıyorum. "İnsanlar yok yere suçlanırken, adalet çığlıkları atıyorsan.
Önce kendini sorgulayarak bakacaksın aynaya.
Tek taraflı hukukta, karanlıktan ne kadar uzaklaşmak bahanen varsa.
Gerçekte o kadar karanlığa yaklaşma tutkun vardır." "Kendi renklerinin çıkarından başkasını gözün görmüyorsa.
***
Haksızlığa ve hukuksuzluğa karşı ayaklanmıyorsan.
Otur oturduğun yerde.
Senin gibiler her yerde!
Hukukun ve sportmenliğin kolunda, haklının yanındaysan.
Attığın her adımda kendinle gurur duy.
Senin gibiler çok az!" Çünkü biliyorum ki... Ruhunun kapısı insancıl biçimde açılıyorsa.
***
Adaletin karşısında her takımın eşit olabileceği gerçeği sende "insanlıkla" eşdeğerse.
Hayatın şifresini çözdün demektir.
O şifrenin açılımı. "İnsanlığın ekmek ve para kadar şerefe de ihtiyacı var." Neyse, yarın milli takımın maçı var.
***
Milli takım ne yapar? "Ümitsiz vaka" gibi görünen hallerden, şimdiki zamanın avantajına kavuşan bir milli takımın Çekler karşısında kaybetme ihtimali az.
Futbolcularımız bunun bilincinde.
Ayrıca Fatih Terim randevusuna sadıktır.
Bizleri bekletmez diye düşünüyorum.