Bunlar uzaylı!
- Hakkı Yalçın Yazıları
- 10 Eylül 2010, 18:44:08
Tüm dünyaya gücünü duyuran, böyle bir basketbol sergisi...
Farklılıkları öylesine net ki.
Adım atarken, havada yürüyorlar sanki.
Daha önceki hiçbir gerçeğe benzemiyorlar. Hiçbir takıma.
Basketbol adına hiçbir istatistik bu kadar görkemli olmadı.
Milli takımlar düzeyinde hiçbir takım, rakiplerine böylesine ezici bir üstünlük sağlamadı.
Bu takımın mayası inanmaktan ve yürekli gözlerle yapılan tercihlerden çıktı.
Futboldaki gibi, büyük takımları ve milli takıma yakışmayanları korumak yasasından değil. Onlar, ruh kültürü denilen gerçeğin eseri.
Savunmada zarif bir şiddet.
Hepsinin içinde kazanmak gürlüyor.
Hücumda şaşırtıcı bir ahenk, baş döndürücü bir hız.
Her bindirmeleri, rakip alanda korkunç sallantıların sebebi Skor tabelasındaki gerçek, mücadele ruhunun ve heyecanın yansıyan yüzü.
Üçlük atışlar, hata süzgecinden elenmiş de nerdeyse sıfır hata. Onların karşısında her takımın batık bir kaderi var.
Yok böyle bir şey diyorsunuz. "Bunlar uzaylı Türkler!" "Basketbol devrimcileri."
İsimleri birbirinden ayıramayız.
Hepsi de bir koleksiyonun en değerli parçaları.
Hepsinin bedenine aynı ruh girmiş.
Her maçta üstlerinden yılların teri akıyor.
Her maçta yeni bir çılgınlık üretiyorlar.
Rakibe öyle bir korku veriyorlar ki, "Sakın beni tanımaya kalkışma" diyorlar sanki. "Başka bir şampiyonaya..."
Dünya basketbolunun içinden, bilgi ve cesaret öğrencilerini taşıyan, kozmik bir tren geçiyor.
Hepsi birbirine sımsıkı sarılı.
Bire bir mücadelede bire bin alan bereket...
Hepsinin gözlerindeki alevi görüyoruz. Finali işaret eden projektörler gibi.
Bütün ülke onları alkışlıyor.
Kurduğumuz cümleler yetersiz kalıyor da, "Aman havaya sokmayın" diyenler de var. Bu turnuvanın sonucu ne olursa olsun.
Onlara sunulan alkışlar.
Gerçek sanatçılara sunulan alkışlardan az değildir.
Olamaz da...
Basketbol seyircisine gelince... Onlar salonları kirletmeden, maç izlemenin zarafetini bütün dünyaya gösterdiler. Onlar küfür kıyamet olmadan takımlarını desteklemenin en renkli fotoğraflarını sundular.
Takım ruhunu ayakta tutmanın, taraftar kısmını hayata geçirdiler.
Ellerinden ve dillerinden yansıyanlar, mekanik sesler değil.
Onlar itici güç de değil.
Birinci güç.
O yüzden onların haklarını da kendilerine teslim edelim.
Ama o seyirci, keşke diğer takımların maçlarına da, aynı ilgiyi gösterebilseydi...
Dünya basketboluna saygı adına.
Gerçek basketbol sevgisi adına.