Kaleciler öksüzdür
- Hakkı Yalçın Yazıları
- 21 Mayıs 2010, 00:08:46
Bir kaleci bilerek gol yer mi?
Yani maç satar mı?
O duygu, temsil ettiği kudrette gizli.
Kendi ruhunda. İnsanlığında.
***
Yıllar önce bir kaleciye bunu sormuştum. "Evet" demişti, "Birinci golü bilerek yedim."
Sonrasında maç satmanın simgesi haline gelmişti zaten.
Hangi maç ve hangi kaleci olduğunu söylemeye gerek yok.
Tarih de orda duruyor, görüntüler de.
***
Dünyada en kolay suçlanan insanlardır kaleciler.
Belki o yüzdendir ki, "Bütün kaleciler öksüzdür!"
Diğer mevkilerdeki hataların onda birini yapsalar bile.
Onlar için darağaçları hazırdır.
***
Bilerek gol yiyenler bu tanımlamanın dışındadır.
Ama ispat edilmeden, bir kalecinin maç sattığı iddia ediliyorsa...
Bunun adı haksızlıkla uzlaşmaktır.
Sportmenlikle çelişmektir.
Belki de, silah kullanmadan bir insanı da, kaybetmenin zarafetini de öldürmektir.
***
Bir insan bir kaleciyi, masum yere suçluyorsa...
Onun günahını, ömür boyu ödeyecektir.
Çünkü ne şekilde olursa olsun, suçlamaların bir dayanağı olmalı.
Ama bir kaleci maç satıyorsa.
Ruhunu da satıyor.
Bir kaleci bilerek gol yiyorsa, kendisini gelecek zamanlarda mutlaka ziyaret edecek olan birilerini de çağırıyor demektir. "Vicdanını."
O yüzdendir ki, içinde vicdan taşıyanın vay haline.
***
Herkes kendi evreninin perisidir.
Nerden gelip nereye gideceğini kendisine fısıldayan bir peri.
Gerisini boş verin.
***
İnsanların bu kadar kolay suçlandığı bir ülkede.
Ben hâlâ iddia ediyorum...
Bütün kaleciler öksüzdür.
En azından, aksi ispat edilene kadar.
* * *
CİMBOM'UN GENÇLERİ
Galatasaray, ligin son maçında 4 genç futbolcuyu birden kadroya aldı.
Yabancılar firarda, gençler rüzgar gülü.
Emre Çolak 19 yaşında orta saha Anıl Dilaver 20 yaşında forvet...
Cumhur Yılmaztürk 20 yaşında orta saha.
Berk Neziroğluları 19 yaşında sol bek...
Yarın Galatasaray'ı yürütecek olan, bugünün bilyeleri.
Her türlü yetenek ve eğitim sınavından geçmişler. Hepsi de geleceğin yıldızları.
Tek eksikleri tecrübe ve kendilerine güven.
Emre Çolak 2014 yılına kadar mukavele yaptı ve önümüzdeki sezonun flaş ismi olacak.
Diğerlerinin forma şansı bulması da, Rijkaard'ın cesaretine bağlı.
Onların önünü kesen "Yabancı tümörü."
Yabancılara verilenle, alınan arasında berbat bir uçurum duruyor.
Yıllarca Galatasaray'ın ruhunu besleyen altyapıysa, bu takımın kurtuluşu da ordadır.
O gençler de, Galatasaraylı yöneticilerin ve teknik heyetin gözünün önünde duruyor.
* * *
GÜVEN VAROL...
Manisasporlu Güven Varol'u Beykoz'da futbol oynadığı dönemden beri izlerim.
Sürekli kendini aşan ama hiçbir yanlışa bulaşmayan biri.
Önceki gün, Futbol Plus Dergisi'nin ödül töreninde birlikteydik. Hâlâ masum bir çocuk gibi. Sahanın içindeki haliyle, dışındaki hali arasında hiçbir fark yok.
Efendi, saygılı...
O yüzdendir ki, "Yılın en centilmen kaptanı" ödülünü aldı.
Onun sahadaki en dikkat çekici yanı, namuslu işçiliği.
Emeği soluyan, ciğerleri kanatlı adam.
Önümüzdeki sezon için, Beşiktaş, Eskişehirspor ve Ankaragücü takımlarının transfer listesinde adı geçiyor.
Bir futbolcunun en anlamlı ödülü de bu.
* * *
ÖZCAN KIZILTAN VE BUCA...
Özcan Kızıltan, Bucaspor'u Süper Lig'e çıkardı.
Olmayan bir bütçe ve kısıtlı kadroyla. Ama Bucaspor, ilk olarak Özcan Kızıltan'la yollarını ayırdı. Çünkü Türkiye'de takımları küme düşürmek için sırada bekleyen ekran kuşları var.
Her yıl aynı maceranın içinde, gidip gelen beceriksizler.
Ama para ediyorlar. Özcan Kızıltan, yükselen teknik adamlığını, popülerliğe, politikaya borçlu değil.
Onun sırrı, emek, alın teri ve çalışmak.
Nasılsa kendisine inanan takımlar onu beklerken.
Bucaspor gibi takımları bekleyen tehlikeyi de ben anons edeyim. Bu ülkede teknik adamına vefa göstermeyen bütün takımların sonu aynıdır.
* * *
SEVDANIN LİGİ
Yılların İzmirspor'u amatör kümeye düştü.
Taraftarları pankart açtı. "Sevdanın ligi olmaz."
O halde bir takım da, şampiyon olmadığı için büyüklüğünden bir şey kaybetmez.
Bir söz vardır, "Kendini ne sanıyorsan o'sun."
O pankartı açanların ruh büyüklüğü kimselerde yok demektir.
* * *
AYRINTILAR
İlk yarıdaki Galatasaray maçında alınan cezanın, giden şampiyonlukla ilgisini soruşturan yok.
Fenerbahçe, ilk yarıda Şükrü Saracoğlu'ndaki Kasımpaşa maçını seyircisiyle oynasa belki kazanırdı. Trabzonspor maçında bir golü düşünenler, bunu hatırlasın.
Her şey ayrıntılarda gizli.
* * *
MESELE GİTMEKSE
Tümer Metin üstünü silkeliyor. "Kesin Avrupa'ya gitmeliydim."
Uyduruktan Yunanistan'a gideceğine, askere gitsen de yeterdi Tümer.
* * *
AYNAYA BAK
Batuhan diyor ki, "Beşiktaş'tan şimdi gidiyorum ama ilerde 10 milyon dolara geri alırlar." Sen filmi geri al da, aynı hataları yapma koçum!
* * *
Bu ülkede gerçek bir futbol medyası olsa. Dünkü gazetelerin tek bir başlığı olurdu. "Hesap ver başkan!" Ama o medya "Hanginizi dövdüm" diyen Aziz Yıldırım'a... "Adam dövmemek bir özellik değildir sayın başkan" bile diyemedi.
* * *
HAFTALIK
Pazar gecesi... Yıldızlar yeryüzüne inip, Bursasporlu futbolcuların göğsüne takıldı. Ben gördüm.
***
Kaybolan şampiyonlukta... Aykut Kocaman da en az Daum kadar hatalı ve suçludur.
***
Şekip Mosturoğlu, Beşiktaş'ı küme düşürdü. Rüştü'ye futbolu bıraktırdı. Bir gün de, "Başkanımız istifa etmeli" desin ki. İnanalım adaletine.
***
Bu sezon bildiri yayınlama şampiyonu Fenerbahçe. Yöneticileri kutlarız!
***
En güzel sözü Şenol Güneş söyledi. "Ligi konuşanlar kirletiyor!"
***
Güiza, İspanya Milli Takımı'na da alınmadı. Bu demektir ki elde kaldı. Tarihi bir kazığın. Gururlu tablosu olarak.
Yani maç satar mı?
O duygu, temsil ettiği kudrette gizli.
Kendi ruhunda. İnsanlığında.
Yıllar önce bir kaleciye bunu sormuştum. "Evet" demişti, "Birinci golü bilerek yedim."
Sonrasında maç satmanın simgesi haline gelmişti zaten.
Hangi maç ve hangi kaleci olduğunu söylemeye gerek yok.
Tarih de orda duruyor, görüntüler de.
Dünyada en kolay suçlanan insanlardır kaleciler.
Belki o yüzdendir ki, "Bütün kaleciler öksüzdür!"
Diğer mevkilerdeki hataların onda birini yapsalar bile.
Onlar için darağaçları hazırdır.
Bilerek gol yiyenler bu tanımlamanın dışındadır.
Ama ispat edilmeden, bir kalecinin maç sattığı iddia ediliyorsa...
Bunun adı haksızlıkla uzlaşmaktır.
Sportmenlikle çelişmektir.
Belki de, silah kullanmadan bir insanı da, kaybetmenin zarafetini de öldürmektir.
Bir insan bir kaleciyi, masum yere suçluyorsa...
Onun günahını, ömür boyu ödeyecektir.
Çünkü ne şekilde olursa olsun, suçlamaların bir dayanağı olmalı.
Ama bir kaleci maç satıyorsa.
Ruhunu da satıyor.
Bir kaleci bilerek gol yiyorsa, kendisini gelecek zamanlarda mutlaka ziyaret edecek olan birilerini de çağırıyor demektir. "Vicdanını."
O yüzdendir ki, içinde vicdan taşıyanın vay haline.
Herkes kendi evreninin perisidir.
Nerden gelip nereye gideceğini kendisine fısıldayan bir peri.
Gerisini boş verin.
İnsanların bu kadar kolay suçlandığı bir ülkede.
Ben hâlâ iddia ediyorum...
Bütün kaleciler öksüzdür.
En azından, aksi ispat edilene kadar.
* * *
CİMBOM'UN GENÇLERİ
Galatasaray, ligin son maçında 4 genç futbolcuyu birden kadroya aldı.
Yabancılar firarda, gençler rüzgar gülü.
Emre Çolak 19 yaşında orta saha Anıl Dilaver 20 yaşında forvet...
Cumhur Yılmaztürk 20 yaşında orta saha.
Berk Neziroğluları 19 yaşında sol bek...
Yarın Galatasaray'ı yürütecek olan, bugünün bilyeleri.
Her türlü yetenek ve eğitim sınavından geçmişler. Hepsi de geleceğin yıldızları.
Tek eksikleri tecrübe ve kendilerine güven.
Emre Çolak 2014 yılına kadar mukavele yaptı ve önümüzdeki sezonun flaş ismi olacak.
Diğerlerinin forma şansı bulması da, Rijkaard'ın cesaretine bağlı.
Onların önünü kesen "Yabancı tümörü."
Yabancılara verilenle, alınan arasında berbat bir uçurum duruyor.
Yıllarca Galatasaray'ın ruhunu besleyen altyapıysa, bu takımın kurtuluşu da ordadır.
O gençler de, Galatasaraylı yöneticilerin ve teknik heyetin gözünün önünde duruyor.
* * *
GÜVEN VAROL...
Manisasporlu Güven Varol'u Beykoz'da futbol oynadığı dönemden beri izlerim.
Sürekli kendini aşan ama hiçbir yanlışa bulaşmayan biri.
Önceki gün, Futbol Plus Dergisi'nin ödül töreninde birlikteydik. Hâlâ masum bir çocuk gibi. Sahanın içindeki haliyle, dışındaki hali arasında hiçbir fark yok.
Efendi, saygılı...
O yüzdendir ki, "Yılın en centilmen kaptanı" ödülünü aldı.
Onun sahadaki en dikkat çekici yanı, namuslu işçiliği.
Emeği soluyan, ciğerleri kanatlı adam.
Önümüzdeki sezon için, Beşiktaş, Eskişehirspor ve Ankaragücü takımlarının transfer listesinde adı geçiyor.
Bir futbolcunun en anlamlı ödülü de bu.
* * *
ÖZCAN KIZILTAN VE BUCA...
Özcan Kızıltan, Bucaspor'u Süper Lig'e çıkardı.
Olmayan bir bütçe ve kısıtlı kadroyla. Ama Bucaspor, ilk olarak Özcan Kızıltan'la yollarını ayırdı. Çünkü Türkiye'de takımları küme düşürmek için sırada bekleyen ekran kuşları var.
Her yıl aynı maceranın içinde, gidip gelen beceriksizler.
Ama para ediyorlar. Özcan Kızıltan, yükselen teknik adamlığını, popülerliğe, politikaya borçlu değil.
Onun sırrı, emek, alın teri ve çalışmak.
Nasılsa kendisine inanan takımlar onu beklerken.
Bucaspor gibi takımları bekleyen tehlikeyi de ben anons edeyim. Bu ülkede teknik adamına vefa göstermeyen bütün takımların sonu aynıdır.
* * *
SEVDANIN LİGİ
Yılların İzmirspor'u amatör kümeye düştü.
Taraftarları pankart açtı. "Sevdanın ligi olmaz."
O halde bir takım da, şampiyon olmadığı için büyüklüğünden bir şey kaybetmez.
Bir söz vardır, "Kendini ne sanıyorsan o'sun."
O pankartı açanların ruh büyüklüğü kimselerde yok demektir.
* * *
AYRINTILAR
İlk yarıdaki Galatasaray maçında alınan cezanın, giden şampiyonlukla ilgisini soruşturan yok.
Fenerbahçe, ilk yarıda Şükrü Saracoğlu'ndaki Kasımpaşa maçını seyircisiyle oynasa belki kazanırdı. Trabzonspor maçında bir golü düşünenler, bunu hatırlasın.
Her şey ayrıntılarda gizli.
* * *
MESELE GİTMEKSE
Tümer Metin üstünü silkeliyor. "Kesin Avrupa'ya gitmeliydim."
Uyduruktan Yunanistan'a gideceğine, askere gitsen de yeterdi Tümer.
* * *
AYNAYA BAK
Batuhan diyor ki, "Beşiktaş'tan şimdi gidiyorum ama ilerde 10 milyon dolara geri alırlar." Sen filmi geri al da, aynı hataları yapma koçum!
* * *
Bu ülkede gerçek bir futbol medyası olsa. Dünkü gazetelerin tek bir başlığı olurdu. "Hesap ver başkan!" Ama o medya "Hanginizi dövdüm" diyen Aziz Yıldırım'a... "Adam dövmemek bir özellik değildir sayın başkan" bile diyemedi.
* * *
HAFTALIK
Pazar gecesi... Yıldızlar yeryüzüne inip, Bursasporlu futbolcuların göğsüne takıldı. Ben gördüm.
***
Kaybolan şampiyonlukta... Aykut Kocaman da en az Daum kadar hatalı ve suçludur.
***
Şekip Mosturoğlu, Beşiktaş'ı küme düşürdü. Rüştü'ye futbolu bıraktırdı. Bir gün de, "Başkanımız istifa etmeli" desin ki. İnanalım adaletine.
***
Bu sezon bildiri yayınlama şampiyonu Fenerbahçe. Yöneticileri kutlarız!
***
En güzel sözü Şenol Güneş söyledi. "Ligi konuşanlar kirletiyor!"
***
Güiza, İspanya Milli Takımı'na da alınmadı. Bu demektir ki elde kaldı. Tarihi bir kazığın. Gururlu tablosu olarak.