Adama saygı
Masumken bile özür dileyen bir çocukluğu vardı futbolun. Sövgülerden çok, alkış sesleri yer tutardı tribünlerde. O zamanlar, birbirlerini sevmeleri yasaklanmamıştı Fenerbahçe ve Galatasaray'ın. Ezeli rekabet yan yana. Başkanlarını hak ederdi kulüpler. Kulüplerini hak ederdi başkanlar. Fenerbahçe taraftarının Manisaspor maçında Özhan Canaydın'a gösterdiği saygı, rakip bir kulüp başkanına gösterilen saygıların en görkemlisidir. En hak edileni. O saygı, Özhan Canaydın'ın, Fenerbahçe taraftarının ruhunda bıraktığı izdir. Bir karanfil imgesi, Bir centilmenlik simgesi. O saygı, yenilmeyi de asalet sayan adamlığa gösterilen saygıdır. Adam gibi yaşayan, adam gibi ölen bir insana saygı. Ama ne yazık ki, bazı başkanlar, "Şampiyonluğa iyi bakın"diyor. "Adamlık önemli değil." Onlar ki.. Koca koca adamlar. Futbolun ağzına yakışmayanları kendi ağızlarına yakıştıranlar. Onlar ki.. Yüklendikleri emsalsiz vasıfların, vasıfsız adamları. Çocuklarımızın futbol sevdasına kurulmuş tuzaklar. İlkel kabile üyeleri. Yıkılmış duvarları yeniden inşa edenler. Çalakalem konuşanlar. Bencillik hummaları. Futbolun balgam çanaklarını dolduranlar. Hakemlerden avanta kapmak için erketeye yatanlar. Gözü şampiyonluktan başka bir şey görmeyenler. İnsafsızca, dişe diş, kana kan diyenler. Rakip takımlara zerre kadar saygı göstermeyenler. Kompleksli, kışkırtıcı, takım elbiseli zorbalar. Ve daha neler! Onlar ki... Böyle bir saygıyı ne yaşarken, ne de öldükten sonra göremezler. Bilinmelidir ki... Özhan Canaydın gibileri, geceleri bile güneşi uyandırır. O yüzden, bayrakları yarıya indirilmiş tribünlerde, binlerce insanın alkışları duyulur. Diğer başkanlara mesaj niyetine. "Başkan olmadan önce... Adam olun!" diye...
YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
TÜM YAZILARI