Arpa Boyu

Geçen pazar akşamı Galatasaray maçından sonra "Trabzonspor sezonu kapadı" demiştim, Artı Futbol'da da, yadırgamıştı bazıları.
Hafta içi, önce başkan Şener "Gelecek sezonun hesaplarını yapıyoruz" deyip sonra da Gençlerbirliği yenilgisi gelince hemfikirlerimin sayısında ciddi bir artış oldu.
Sezon başından beri yazıyorum:" Bu ligin önemi yok." diye.
Ancak hemen ekliyorum: "Yine de futbolseverlere seyir zevki vermek zorundasınız."
Dahası... Seneye, o hepimizin çok hoşuna giden Avrupa macerasını yeniden yaşayabilmek için bu ligde derece yapmak zorundasınız.
Bakın, federasyon ne güzel bir statü oluşturmuş bu sezon.
Hazırlık Ligi diye bir şey yapmış.
Trabzonspor da kadrosundaki mecburi revizyon için iyi bir adaptasyon süreci yakalamış, önümüzdeki sezon olmasını umut ettiğimiz gerçek ve temiz lige kadar.
Gelin görün ki, çuvalla paraya malolan bazı futbolcular bu hazırlık dönemini arpa boyu kadar mesafe katetmeden geçirmekte ısrar ediyorlar. Büyük bonservis bedelleri ödenen Volkan, Henrique ve Adrian ne fizik olarak, ne de matematik olarak istenen düzeye çıkmamakta direniyorlar.
Anlamak mümkün değil.

Öne çıkan isim yok
Kişisel eleştiriyi geçelim, Trabzonspor takım olma anlamında da hiç yol alamamış.
Oyuncuların yardımlaşması, sorumluluk yüklenmesi çok yetersiz düzeyde.
Özellikle Alanzinho dışındaki yabancı oyuncular Şampiyonlar Ligi performanslarını Hazırlık Ligi'ne yansıtmamak inadında.
İlginçtir, Şenol Hoca da bu tür oyunculara bir ilaç olabilmiş, ya da bulabilmiş değil. Ben onun elindeki bir Volkan'dan ya da Adrian'dan çok farklı performanslar beklerdim. Her sezon bir-iki oyuncuya büyük aşama yaptıran Güneş'in bu kez öne çıkarabildiği bir isim yok.
Aslında Gençlerbirliği maçı bir açıdan beni gayet mutlu etti.
Sezon başından beri bütün oyun planını Burak'a atılacak uzun toplara bağlayan ve kendi sahasında bile bu sabit ve sıkıcı stratejiyi benimseyen bordomavililer ilk kez bir toplu hücum gayreti gösterdiler.
Gerçi o hatalı penaltı olmasa belki yine gol bulamayacaklardı ama denediler hiç değilse.
En azından topu iki kez direğe değdirmeyi başardılar!

Sezon başı programı
Ortada çok net bir tablo var.
Trabzonspor maç kazanamıyor.
Ön eleme dahil toplam 9 Avrupa randevusunda sadece 1 kez, ligde ise 15 maçın 5'inde galibiyete ulaşabilmiş bu takım. Çok ama çok hazin bir bilanço.
Elbette ara transfer için reçete bellidir: Mutlaka kaliteli bir hatta iki forvet alınmalıdır. Bunlara bir orta saha ve bir de stoper eklense kimse hayır demez.
Benim önerim ise transfer dışıdır, biraz marjinaldir. Bugünden itibaren Volkan, Adrian ve Henrique gibi ayakta durmakta zorluk çeken, ikili mücadelelerde dökülen pahalı, yetenekli ama güçsüz oyunculara sezon içi değil, sezon başı programı uygulanmalı.
Bir süre kadro dışında ikinci yarıya, Türkiye Kupası'na ve Avrupa Ligi'ne hazırlamaları sağlanmalıdır.
Belki marjinal ama ekonomik bir düşüncedir.
Arz edilir...